| Bu kehaneti bir son dakika gelişmesi için kesiyoruz. | Open Subtitles | سوف نُقاطعُ هذه النبوءة القديمة لنجلب لكم أخبار عاجلة أخرى |
| Bu kehaneti nerede bulabilirim? | Open Subtitles | أين قد أجد هذه النبوءة ؟ |
| Aurora, Bu kehaneti gerçekleştirmek için elinden geleni yapacaktır. | Open Subtitles | (أورورا) ستبذل قصارى جهدها لتتحقق هذه النبوءة التعيسة. |
| Eğer bu kehanet gerçekleşirse, hepiniz öleceksiniz. | Open Subtitles | إن تحققت هذه النبوءة فستذهب ريحكم أجمعين |
| Sanırım bu kehanet sona ermeden benim hiçbir yere gitmeyeceğimi ikimiz de biliyoruz. | Open Subtitles | أعتقد كلينا يعلم أنّي لن أغادر ريثما تُجتنَب هذه النبوءة. |
| Ama bu kehanetin açığa çıkmasına izin veremem. | Open Subtitles | ولكنني لا استطيع ترك هذه النبوءة أن تنكشف. |
| Sen bu kehanetin benden bahsettiğini mi düşünüyorsun? | Open Subtitles | وأنتِ تؤمنين أنّ هذه النبوءة تُشير إليّ؟ |
| Korkunç tonuna rağmen, bu kehanet belki de tüm zamanların en büyük aşkını harekete geçiriyor; yani hem insanlığı hem de tanrısallığı kapsayan bir masalsı yolculuğu. | TED | ولكن على الرغم من اللهجة المتجهمة، هذه النبوءة تستهل ما قد تكون أعظم قصة حب على الإطلاق. رحلة ملحمية تشمل كل من الإنساني والإلهي. |
| bu kehanet bizi ortadan kaldırmakla tehdit ediyor. | Open Subtitles | هذه النبوءة ما زالت تهدد بافتراسنا. |
| Ayrıca bu kehanet de apaçık ortada. | Open Subtitles | و هذه النبوءة واضحة وضوح الكريستال |
| Eğer bu kehanet gerçekleşirse hepiniz düşeceksiniz. | Open Subtitles | FREYA: وإذا تحقق هذه النبوءة |