| Başınıza konulmuş o kadar yüklü bir ödül var ki beyler düşündüm de bir sonraki soygununuza katılabilirim. | Open Subtitles | هناك جائزة كبيرة مقدمة لأجلكم ايها السادة ظننت اني استطيع ان اكون معكم في سرقتكم القادمة |
| Bu teslim edersen bir ödül var. Bunu biliyor muydun? | Open Subtitles | هناك جائزة اذا قمت وجدته وقمت باعادته هل كنت تعلم هذا ؟ |
| ...bu anonsla birlikte başına bir ödül konduğunu bildirmem de gerekiyor. | Open Subtitles | مع هذا الإعلان يجب ان اخبركم , أن هناك جائزة لقتله |
| - Sizin için 300 gümüş ödül kondu. | Open Subtitles | هناك جائزة بثلاثمائة قطعة فضية مقابلك. |
| İkisini yakalayan için 2000 peso ödül konmuş. | Open Subtitles | هناك جائزة منْ 2000 بيزو لأسر هؤلاء الرجلين |
| Başınıza konulmuş o kadar yüklü bir ödül var ki beyler düşündüm de bir sonraki soygununuza katılabilirim. | Open Subtitles | هناك جائزة كبيرة مقدمة لأجلكم أيها السادة ظننت أني استطيع أن أكون معكم في سرقتكم القادمة |
| Hayır, boks ringi. Kazanana ödül var. Gerçekten. | Open Subtitles | لا , حلبة الملاكمة هناك جائزة للفائز, حقاً |
| Matematik dünyasında referans olarak kabul edilen bir ödül var. | Open Subtitles | في عالم الرياضيات هناك جائزة متميزة جداً |
| Bu Tohum, yaratıcılarımız her kimse onlara ait. Hâlâ başıma bir ödül var. | Open Subtitles | مادة التكوين تعود لصانعينا، أياً كانوا ما زال هناك جائزة لقتلي |
| Kaçakları yakaladığımız zaman bir ödül var. | Open Subtitles | لا تعرف هناك جائزة للمدانين الهاربين؟ |
| Onu bulana büyük bir ödül var. | Open Subtitles | هناك جائزة كبيرة لمن يعثر عليهم |
| Yani eğer en kötü masaj için bir ödül olsaydı, ödülü kim alırdı? | Open Subtitles | إذن انت تقول لو كانت هناك جائزة لأسوأ مساج من سيأخذها؟ |
| Paçavralar için bir ödül olsaydı, mutlaka sen kazanırdın. | Open Subtitles | لو كانت هناك جائزة للربا كنت لتفوز بها بالتأكيد |
| bir ödül bile olabilir. | Open Subtitles | تلك الالة ثمنها اكبر من النقود التي في داخلها ربما هناك جائزة ما |
| Başına ödül kondu. | Open Subtitles | هناك جائزة لمن يقوم بقتله |
| Başına ödül kondu dostum. | Open Subtitles | هناك جائزة على رأسك يا صديقي |
| Kellen için ödül kondu. | Open Subtitles | هناك جائزة على رأسك. |
| Başına ödül konmuş biri için pek zekice davranmıyorsun. | Open Subtitles | هذا ليس ذكي بالنسبة للبنت التي هناك جائزة لمن يقتلها |
| Üzerine ödül konmuş yaşlı bir dağ aslanını bile. | Open Subtitles | ولا حتى اسد جبال عجوز هناك جائزة لصيده |
| Kafana 20 pound ödül konmuş. | Open Subtitles | هناك جائزة مقابل رأسك، قدرها 20 جنيهاً |