Eski bir söz vardır, "Sakin atlar becerikli biniciler için değildir." | Open Subtitles | كان هناك قول مأثور المهور الهادئة لم تصنع لمهرة الدراجين |
Ama Rusya'da bir söz vardır: | Open Subtitles | ومع ذلك ، هناك : قول مأثور روسي يقول |
Eski bir söz vardır: | Open Subtitles | حسناً، هناك قول مأثور: ـ |
Eski bir atasözü vardır tatlım: "Fıstığına asıl ama yanında iken görmezlikten gel." | Open Subtitles | هناك قول مأثور, توقف اذا لم تستطع بيع أى شيىء |
Duvarı ilk aşan hakkında bir atasözü vardır. | Open Subtitles | أتعلم، هناك قول مأثور عن أول شخص عبر الجدار |
Geçmişini hatırlamayan kişinin, geçmişinin tekrarına mahkum olmasıyla ilgili eski bir deyiş vardır. | Open Subtitles | هناك قول مأثور عن أن من يعجز عن تذكّر الماضي يُحكم عليه تكراره |
Eski bir deyiş vardır, "Bir şeyi görmemeniz, onun orada olmadığı anlamına gelmez." | TED | هناك قول مأثور يقول "لمجرد عدم رؤيتك للشيء لا يعني أنه ليس موجوداً." |
Her havacılık şirketi dikey havalanan... ...hava aracı üzerinde çalışıyorken... ...1950 ve 1970 yılları arasında... ...söylenen eski bir atasözü vardır. | TED | هناك قول مأثور طالما تمّ تطبيقه على مدى السنوات ما بين الخمسينيات و السبعينيات من القرن الماضي, عندما كانت كل شركة طيران تعمل على الطائرات ذات الإقلاع العمودي. |
Eski bir Vulcan atasözü vardır. "Sadece Nixon Çin'e gidebilir." Nasıl benim adıma garanti verirsin? | Open Subtitles | هناك قول مأثور على كوكب "فولكان"، "فقط (نيكسون) استطاع السفر للصين." |
Benim mesleğimde bir deyiş vardır: | Open Subtitles | هناك قول مأثور في عملي و هو: "لا يمكنك ان تعدل العظم |
bir deyiş vardır. Dün mazide kaldı. | Open Subtitles | : هناك قول مأثور البارحة هو تاريخ |