| Evet, o gün komşular arasında normal olmayan bir şey var mıydı diye bakıyoruz. | Open Subtitles | ، نعم ، نحنُ نحاول أكتشاف لو أنَ هنالِكَ أي نشاط غير معتاد في الحي ذلِكَ اليوم |
| Eğer çabuk olacaksa var. Birileri yolda da. | Open Subtitles | لو كانَ بسرعة , هنالِكَ شخصٌ قادمٌ إلى هُنا. |
| Yeniden yargılanması için gerekli kanıt var. | Open Subtitles | هنالِكَ دليل كافٍ به ،لكي يحصل على مُحاكمةٍ جديدة |
| Sıra numarası al dostum, çünkü asla yapmayacağım bir şey var ki o da senin gibi üçkağıtçı adi heriflere bulaşmak. | Open Subtitles | إصطف بالطابور ياصاحبي لأن هنالِكَ أمرٌ واحد إنني لن أتوّرط .معَ وغد مشبوهُ به مثلك |
| Demek istediğim, hemen şurada üstünde gerçek anlamda ismin olan bir masa var. | Open Subtitles | أعني ، بأن هنالِكَ طاولة .بها اسمكِ حرفيًا |
| Ama hala ona söylemediğim şeyler var. | Open Subtitles | لكن هنالِكَ بعضُ الأمور التي لمْ أخبرها بها. |
| - Acelem var. Yapmam gereken şeyler var. | Open Subtitles | -إني على عجلةٍ من أمري, هنالِكَ أمورٌ عليّ القيامُ بها. |
| Hood yakınlarındaysan Beaverton'dan daha yakın hastaneler de var. | Open Subtitles | ، " أذا كُنت تتنزهُ بالقرب من جبل " هود " هنالِكَ مشافي أقرب من " بيفرتاون |
| Yukarıda biri daha var. | Open Subtitles | هنالِكَ أحداً أخر هُنا في الأعلى |
| İşin içinde çok para var. | Open Subtitles | هنالِكَ الكثير من الأموال منوطة بالأمر |
| Dışarıda kalabalık bir basın ordusu var. | Open Subtitles | هنالِكَ صحافيين كثر يجتمعون بالخارج |
| Orada adamlarım var. Araştırmaya başlarız. | Open Subtitles | لديّ أشخاص هنالِكَ سنبدأ بالإستطلاع |
| Ama temizlemeyi her zaman unuttukları bir yer var. | Open Subtitles | لكن هنالِكَ دوماً مكان واحد ينسونَ تنظيفة" |
| Beni öldürmeni engelleyecek bir şey var mı? | Open Subtitles | أليسَ هنالِكَ ماأفعله لأردعكَ عن قتليّ؟ |
| Küçük bir detay var ama, ben bunu kullanacağım... | Open Subtitles | هنالِكَ أمرٌ واحد: سوفَ أستخدمُ هذه |
| Eğer değişmezse, sende bir sıkıntı var demektir. | Open Subtitles | .لو لمْ يغيّره ، فإن هنالِكَ خطبٌ بك |
| Koşul var ve bunu sen de biliyorsun. | Open Subtitles | لا يزالُ هنالِكَ شروط، وأنتَ أدرى بذلك. |
| Çünkü işin içinde bir şey var. Her zaman olduğu gibi. | Open Subtitles | لأن هنالِكَ شيءٌ سيفيدُكَ بها، كالعادة. |
| Sana söylemem gereken bir şey var. | Open Subtitles | .هنالِكَ أمرٌ أحتاجُ قولهُ لكِ |
| Hayır, Hayatta çalışmaktan başka şeyler de var. | Open Subtitles | .كلّا ، هنالِكَ حياة أكثر من العمل هنا |