Bu kedi, buralarda bir yerde gibi görünüyor. | Open Subtitles | هذا القط يبدو أنه بالقرب من هنا بمكان ما |
Hadi oraya çıkın Bay B, buralarda bir yerde saklanıp bize kıs kıs güldüğünüzü biliyorum. | Open Subtitles | حسنا، اخرج يا سيد بي أعلم أنك هنا بمكان ما تختيئ وتضحك |
Tamam, yan sokaklara bakıyorum. buralarda bir yerde olmalılar. | Open Subtitles | حسناً ، سوف ابحث فى الشوارع الفرعيه انهم هنا بمكان ما |
burada bir yerde. Sana veremem. En azından şimdilik. | Open Subtitles | إنه هنا بمكان ما , لا يمكنني أن أعطيه إليك على الأقل ليس الآن |
Onu bir kez olsun görmek isterdim. buralarda bir yerlerde olduğunu duymuştum. | Open Subtitles | أود أن أراه فقط لمرة واحدة، سمعت أنه يوجد هنا بمكان ما |
Kanı burada bir yerlerde olmalı. | Open Subtitles | الدم يجب ان يكون هنا بمكان ما. |
buralarda bir yerlerdedir. | Open Subtitles | لابد انه قريباً من هنا بمكان ما |
Şarapnel saplanmış buna. buralarda bir yerde olmalılar. | Open Subtitles | ثمة شظايا قنابل يابانية لا بد أنهم هنا بمكان ما |
Bir adam diz ameliyatından sonra ölüyor, bir diğeri ise ameliyattan önce buralarda bir yerde bir bağlantı olmalı. | Open Subtitles | رجل مات بعد جراحة بالركبة، الاخر مات قبلها لابد من وجود صلة هنا بمكان ما |
Hadi oraya çıkın Bay B, buralarda bir yerde saklanıp bize kıs kıs güldüğünüzü biliyorum. | Open Subtitles | حسنا، اخرج يا سيد بي أعلم أنك هنا بمكان ما تختيئ وتضحك |
buralarda bir yerde olmalı. | Open Subtitles | لذا فلابد انها هنا .. بمكان ما |
buralarda bir yerde bir telsiz var. | Open Subtitles | يوجد جهاز لاسلكي هنا بمكان ما. |
Evet, buralarda bir yerde olduğuna eminim. İçeri gelin. | Open Subtitles | أجل، متأكد أنه هنا بمكان ما تعالوا، هيا |
buralarda bir yerde bir e-notum olacaktı. | Open Subtitles | إنّ لديّ مُذكّرة هنا بمكان ما. |
Doğru nota buralarda bir yerde. | Open Subtitles | النغمة المناسبة هي هنا بمكان ما, |
buralarda bir yerde. | Open Subtitles | إنه هنا بمكان ما |
Evet, onu buralarda bir yerde gördüm. | Open Subtitles | أجل، لقد رأيتها هنا بمكان ما |
Evliliğin feshiyle ilgili kağıtlar burada bir yerde olmalı | Open Subtitles | أوراق الإلغاء هذه يجب أن تكون هنا بمكان ما |
Hala burada bir yerde gömülü bir discman var. | Open Subtitles | هناك مشغل موسيقي لا زال مخبأ هنا بمكان ما .. |
Ama böyle bir adamın buralarda bir yerlerde... başka "hazineleri" olduğuna bahse girerim. | Open Subtitles | ولكنى اراهن على ان شخص مثل هذا لديه القليل من الكنوز هنا بمكان ما |