Şimdi portalı açıp sizin Milo ile konuşmanızı sağlamanın zamanı geldi. | TED | وهذه هو الوقت الذي تصبح فيه اللعبة مفتوحة المصاريع وسوف يتمكن اللاعب من التحدث الى مايلو |
Noel birini senin Frederick'e yapmaya çalıştığın gibi kalıba sokma zamanı değildir. | Open Subtitles | فقط أقول الكريسماس هو الوقت الذي تقوم به بتشكيل شخص وهذا ما تفعله أنت |
Şu an kurdun gerçekte ne olduğunu görme zamanı. | Open Subtitles | هذا هو الوقت الذي رأينا فيه الذئب على حقيقته. |
Bu arada ben bu resme ne zaman girdim? | TED | وبالمناسبة ، كان ذلك هو الوقت الذي شاركت أنا فيه أيضا. |
ne zaman kapatıyorsunuz? | Open Subtitles | وسوف يستلم غدا. ما هو الوقت الذي تغلقه الرجال؟ |
Çinliler dişçiye ne zaman gider? | Open Subtitles | إحزري ما هو الوقت الذي يذهب الصينيون إلى طبيب الأسنان ؟ |
Baban olacak piçin seni ziyaret hakkı var. Şimdi burada. | Open Subtitles | والدك الوغد لديه حقوق زيارة، وهذا هو الوقت الذي ينبغي أن يقضيه معك |
Bence, Carrie Louise'e durumu söylemenin zamanı gelmiştir. | Open Subtitles | أعتقد أنه هذا هو الوقت الذي نخبر فيه كاري لويس بالأخبار,أليس كذلك؟ |
Gece yarısı zamanı geldiğinde dünyamızdan geleceğe, bir kapı açılır ve gölge hayaletlerinin karanlık ruhları tarafından ziyaret ediliriz. | Open Subtitles | منتصف الليل هو الوقت الذي تُفتح فيه أبواب عالمنا على العالم الآخر و نتلقى زيارات لأرواح مظلمة من عالم الظل |
Belki de kariyerine yeni bir yön vermenin zamanı gelmiştir. | Open Subtitles | ربما هو الوقت الذي نعيد تقييم مستقبلك المهني الجديد |
Tatil mucizelerini kutlamanın da bir zamanı vardır. | Open Subtitles | الأعياد هو الوقت الذي نتمكن فيه من الإحتفال بالمعجزات |
"Tamam! Şimdi tam zamanı oyunuma devam etmeliyim." | Open Subtitles | حقا ً, هذا هو الوقت الذي حصلت عليه لرفع شجاعتي |
Adamın başındaki kan desteğini ne zaman kestin? | Open Subtitles | ما هو الوقت الذي قطعتِ فيه تغذية الدمّ عن رأس الرجل؟ |
Takvimde işaretle de kendimi ne zaman asacağımı bileyim. | Open Subtitles | ضع دائرة حول التاريخ على التقويم لاعرف متى هو الوقت الذي اشنق نفسي فيه |
Peki, peki. -Yolu ne zaman açacaklarını sor. | Open Subtitles | حسناً، اسأله ما هو الوقت الذي سيفتحوا فيه الطريق |
Ve ne zaman taze ekmek oluyor? | Open Subtitles | وما هو الوقت الذي يكون فيه مخبوز طازج؟ |
ne zaman diyorlar? | Open Subtitles | ما هو الوقت الذي حدّدوه ؟ |
Ama devam etmek isterseniz, Şimdi karar vermelisiniz. | Open Subtitles | و لكن إذا كنت ستفعل ذلك, الآن هو الوقت الذي تقرر فيه |