Ama niyet benim için doğru olanı yapacak cesaretim var. | Open Subtitles | لكن الآن لدي الشجاعة لاقوم بما هو صائب بالنسبة لي |
Sonuç olarak, doğru olanı yapmalıyız. | Open Subtitles | في نهاية اليوم، علينا أن نقوم بما هو صائب |
Her zaman bizim için savaşıyor ve doğru olanı yapıyor. | Open Subtitles | سأتمكن من القيام بالمثل إنه موجود دائماً من أجلنا ويدافع عنا ويقوم بما هو صائب |
Unutma, doğru bir cevap yok sadece sana göre doğru olan var. | Open Subtitles | ،تذكر أنه لا توجد إجابة صحيحة فقط ما هو صائب لك، تمام ؟ |
Unutma, doğru bir cevap yok sadece sana göre doğru olan var. | Open Subtitles | ،تذكر أنه لا توجد إجابة صحيحة فقط ما هو صائب لك، حسناً ؟ |
İşleri normalde bu yolla halletmem ancak bazen ilkelerinizi bir kenara bırakıp doğru olanı yapmanız gerekir. | Open Subtitles | تلك ليستَ الطريقة المعتادة لِتعامل مع الأمور لكن أحياناً يجب أن تتخلى عن مبادئك لتفعل بما هو صائب |
Bay başkan, uluslarımız arasında düşmanlığı kızıştırmak istemiyorsanız doğru olanı yapın. | Open Subtitles | سيدي الرئيس لو تريد عدم تصعيد العداء بين دولتينا ستفعل ما هو صائب |
Bu yüzden doğru olanı yapmalıyız. doğru olanı söylemeliyiz. | Open Subtitles | لذلك علينا أن نفعل ما هو صائب علينا أن نقول ما هو صائب |
Ne zaman ihtiyacın olsa yanında olurdu. doğru olanı yapmaya hazırdı her zaman. | Open Subtitles | دائمًا يتواجد حيثما تريده دائمًا يفعل ما هو صائب |
Biz korkmamalıyız. doğru olanı yapmalıyız sadece. | Open Subtitles | لا يمكننا الخوف، علينا فعل ما هو صائب فحسب |
doğru olanı yapmak ve en iyisinin ne olduğunu bilmek için bana güvenmeni istiyorum. | Open Subtitles | ولكنني أود منك أن تثق بي في فعل ما هو صائب لمعرفة الأفضل. |
doğru olanı yapmak için çoğu kişiden fazla uğraştığını biliyorum. | Open Subtitles | وأعلم أنه يحاول فعل ما هو صائب أكثر مما يحاول معظم الناس |
Onu bul ve doğru olanı yap. | Open Subtitles | أعثر عليه و قُم بفعل ما هو صائب |
Artık doğru olanı yapabilirsin. | Open Subtitles | الآن يمكنكَ القيام بما هو صائب |
Elbette. doğru olanı yaptın. | Open Subtitles | بالتأكيد، لقد فعلتَ ما هو صائب |
Senin için doğru olanı yapmalı ve bu kıza yardım etmelisin. | Open Subtitles | يجدر القيام بما هو صائب بالنسبة لك. وساعدهذهالفتاة... |
Senin için doğru olan neyse, onu yapmak zorundasın. | Open Subtitles | يجب أن تفعلي ما هو صائب بالنسبه لك |
Kendin için doğru olan şeyi yapmalısın. | Open Subtitles | فقط عليك فعل ما هو صائب لكِ |
doğru olan şeyi yapıyorum. | Open Subtitles | أقوم بما هو صائب وحسب |