| Bazı serseriler. Önemli değil. - Sen de onu korudun. | Open Subtitles | ذلك سيكون الأشقياء وقعنا فيهم هو لا شيء مهم |
| Kellik olayı, bir kellik olayı. Bilmiyorum. Önemli değil. | Open Subtitles | موضوع يتعلق بالصلع، لا أدري، هو لا شيء |
| Ölüm hiçbir şeydir Büyük Boa'ya binmek her şeydir. | Open Subtitles | أن الموت هو لا شيء أن تصل إلى البوا العظيمة هو كل شيء |
| Ve aynı zamanda hiçbir şeydir. | Open Subtitles | و في الوقت نفسه... هو لا شيء. |
| Önemli bir şey değil, insanların başına her zaman gelir. | Open Subtitles | هو لا شيء مهمَ، يَحْدثُ إلى العديد مِنْ الناسِ. |
| Önemli bir şey değil. | Open Subtitles | هو لا شيء مهمَ. |
| Ölümün bir hiçlik olduğunu kanıtlamadın. | Open Subtitles | انت لم تثبت ان الموت هو لا شيء |
| Muhtemelen hiçbir şey değildir. | Open Subtitles | وربما هو لا شيء. |
| O kadar Önemli değil. | Open Subtitles | هو لا شيء مهمَ، سِد. |
| Önemli değil. | Open Subtitles | هو لا شيء مهمَ. |
| Çok Önemli değil ki. | Open Subtitles | هو لا شيء مهمَ. |
| Kan hiçbir şeydir. | Open Subtitles | الدم هو لا شيء |
| Bu Önemli bir şey değil ki. | Open Subtitles | هو لا شيء مهمَ. |
| Çok Önemli bir şey değil değil mi? | Open Subtitles | هو لا شيء مهمَ، حقّ؟ لا. |
| - Önemli bir şey değil. | Open Subtitles | هو لا شيء مهمَ، تَعْرفُ؟ انا ب... |
| Ölümün bir hiçlik olduğunu kanıtlamadın. | Open Subtitles | انت لم تثبت ان الموت هو لا شيء |
| Propofolün bir hiçlik olduğunu kanıtladın. | Open Subtitles | أثبتت ان البروبوفول هو لا شيء |
| O hiçbir şey değildir. | Open Subtitles | هو لا شيء. |