Her şeyin benim suçum olduğunu düşünüyor ama öyle değildi. | Open Subtitles | هو يعتقد أنه كان خطأي، ولكن هذا لم يكن الحال. |
Evlenmemiz gerektiğini düşünüyor. Ama bunun iyi bir fikir olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | هو يعتقد أنه يجب علينا ان نتزوج لكني لأعتقد أن هذه فكرة جيدة |
Suikasttan önce silah alacaklarını düşünüyor. | Open Subtitles | هو يعتقد أنه سيعمدون على قوة النيران قبل أن يضحوا بفرصتهم |
Fakülteyi yönettiğini sanıyor ama 1985'ten bu yana saygın bir eser bile yayınlamamış. | Open Subtitles | هو يعتقد أنه يدير المنشاة لكنه لم يقم بنشر شيئاً محترم منذ 1985 |
Bizi kullanıp onun sorunlarını çözmesinde yardımcı olduktan sonra bizi ıskartaya çıkarabileceğini sanıyor. | Open Subtitles | إنه يعتقد أنه أذكى منا هو هو يعتقد أنه يستطيع أن يستغلنا وينبذنا |
Beni hâlâ daha büyük şeyler için hazırladığını düşünüyor. | Open Subtitles | حسناً ، هو يعتقد أنه يُدربني لأشياء أكبر |
Benim bir şeyler olabileceğimi düşünüyor. | Open Subtitles | هو يعتقد أنه ربما بإمكاني أن أكون شيئًا.. |
Sizi kandırdığını düşünüyor ama aslında kendisi, Amerikan halkının ve Gizli Servis ajanlarının gözü önünde, serbest olduğunu sanan bir mahkûm. | Open Subtitles | هو يعتقد أنه يتلاعب بك ولكن في الحقيقة هو سجين علي مرأي الجميع علي مرأي ومسمع الرأي العام الأمريكي |
Fazla hissi olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | .ليس مصطنع , هو يعتقد أنه سخيف |
Evlatlık olduğu düşünüyor ama deşmeye devam edecektir. | Open Subtitles | , هو يعتقد أنه متبنــى ! لكنه سيستمر بالبحث |
Birini öldürdüğünü düşünüyor. | Open Subtitles | هو يعتقد أنه قتل شخصاً ما |
- Onu ikna edeceğini düşünüyor. | Open Subtitles | هو يعتقد أنه يستطيع اقناعها |
Onun İsa olduğunu düşünüyor. | Open Subtitles | - هو يعتقد أنه المسيح. - لست كذلك... |
- Şu an istediğini sanıyor ama bir veya iki sene bekleyelim bakalım. | Open Subtitles | حسنا, هو يعتقد أنه يريد ذلك انتظري لمدة سنة أو سنتين |
- Şu an istediğini sanıyor ama bir veya iki sene bekleyelim bakalım. | Open Subtitles | حسنا, هو يعتقد أنه يريد ذلك انتظري لمدة سنة أو سنتين |
Aramızdaki bağı koparabileceğini sanıyor. | Open Subtitles | هو يعتقد أنه يستطيع أن يكسر الرابطة بيننا |
Görünüşe göre, bunu Cadılar Bayramı sanıyor. | Open Subtitles | على ما يبدو, هو يعتقد أنه عيد القديسين |
Kendini komik sanıyor. Gerçekten komik. | Open Subtitles | هو يعتقد أنه مضحك - إنه مضحك - |