| Bugün daha iyi ama, Carolyn'e söyler söylemez ondan histerik bir telefon bekliyorum. | Open Subtitles | انه بخير اليوم ولكنى أتوقع مكالمة تليفونية هيستيرية من كارولين بمجرد أن يخبرها |
| Bugün daha iyi ama, Carolyn'e söyler söylemez ondan histerik bir telefon bekliyorum. | Open Subtitles | انه بخير اليوم ولكنى أتوقع مكالمة تليفونية هيستيرية من كارولين بمجرد أن يخبرها |
| Madam Pengelley, bende histerik bir kadın imajı uyandırmadı, Hastings. | Open Subtitles | لكن لا تبدو لي كذلك إنها ليست امرأة هيستيرية يا "هستنغز" |
| Ama sinir krizi geçirmemekle bir işte çalışmak çok farklı şeyler. | Open Subtitles | لكن هناك فرق بين ألا تعانين من نوبة هيستيرية و بين تمكنك من الحفاظ على عمل |
| Kadın isteri krizi geçiriyordu. | Open Subtitles | لقد كانت فى حالة هيستيرية, والسيد دويل حرص على الا تؤذى نفسها |
| Katharine, yardıma ihtiyacım var. Annie histerik durumda. | Open Subtitles | كاثرين ، احتاج مساعدتك انى هيستيرية |
| Sakinim zaten. Bu benim hayal gücüm ve bu histerik. | Open Subtitles | أنا هادئة , لكن مخيلتي هيستيرية |
| - Doğrusu histerik olmamanıza şaşırdım. | Open Subtitles | انتى لستي هيستيرية |
| - histerik oluyorsun. | Open Subtitles | - أنت بحالة هيستيرية |
| Felç değil! histerik bir rahatsızlık. | Open Subtitles | صدمة هيستيرية |
| histerik. | Open Subtitles | هيستيرية |
| Neredeyse sinir krizi geçirecek. | Open Subtitles | تقريبا اصبحت فى حالة هيستيرية |
| Harry dün gece buradaydı. Sinir krizi geçirdiğini sandı! | Open Subtitles | أتعلم، (تشارلى) ، (هارلى) صديقى فى الليلة الماضية ظنّ أنك مصاب بحالة هيستيرية! |