| Geçmişimizi bize karşı kullanacak kadar iyi bilen tek kişi o. | Open Subtitles | بيلي هي الشخص الوحيد الذي يعرفنا كفاية ليستخدم ماضينا ضدنا |
| Ameliyatı benim yapacağım şekilde yapacak olan tek kişi o. | Open Subtitles | هي الشخص الوحيد الذي سيفعلها كما سأفعلها أنا. |
| New York'ta tüm bu işlerle uğraşan kişi o. | Open Subtitles | هي الشخص الذي يتعامل مع كل هذا في نيويورك |
| Gece boyunca konuştuğun tek kişi oydu. | Open Subtitles | هي الشخص الوحيد الذي تحدثت أنت معه طوال الليل |
| Babanı görüşmeye devam etmemiz için ikna eden oydu. | Open Subtitles | هي الشخص الذي اقنع والدك لجعلنا نستمر بالموعدة ,اعطها فرصة |
| Ya öngöründeki başlığın içindeki kişi oysa? | Open Subtitles | ماذا لو كانت هي الشخص ذا العباءة في رؤياك؟ |
| Kuzey Ruh kapısını açabilecek tek kişi o. | Open Subtitles | هي الشخص الوحيد الذي يمكنه فتح بوابة الأرواح الشمالية |
| Hayır, Maggie'yi suçla çünkü oğlunu doğuran ve bunu senden 7 yıldır saklayan kişi o! | Open Subtitles | اذهب وراء ماجي ، لانها هي الشخص التي لديها ابنك و جعلته سر لمدة سبع سنوات |
| Şu anda o görevdeki en değerli kişi o. | Open Subtitles | هي الشخص المُعتمد عليه في هذه المهمة الآن. |
| Teröristseniz ve birilerini öldürmek istiyorsanız arayacağınız kişi o. | Open Subtitles | إذا كنتن أرهابيات وتريدن قتل بعض الأشخاص، هذه هي الشخص التي يمكنكن الإتصال بها. |
| Onlarla konuşan kişi o olamaz. | Open Subtitles | لا يمكن أن تكون هي الشخص الذي يتحدث معهم |
| Bunu alabilecek tek kişi o. | Open Subtitles | هي الشخص الوحيد القادر على الحصول عليه |
| Maalesef an itibariyle, tek güvendiği kişi o. | Open Subtitles | ...لسوء الحظ، حتى هذه اللحظة هي الشخص الوحيد اللذي يثق به |
| Konuşman gereken kişi o. | Open Subtitles | حسناَ, هي الشخص الذي يجب أن تتحدث إليه. |
| - Şu an en çok güvendiği kişi o kadın. | Open Subtitles | هي الشخص الوحيد الذي يثق به كثيراً الان |
| Aradığımız kişi o mu? | Open Subtitles | هل هي الشخص الذي كنت تبحث عنه؟ |
| Cece'nin ulaştığı tek kişi o. | Open Subtitles | هي الشخص الوحيد الذي انها وصلت إلى CECE. |
| Ben şu "Yiyebildiğin Kadar" yarışmasını kazanmıştım, ve beni temizleyen sadece oydu. | Open Subtitles | كما فزت بلقب في مسابقة "يمكنك أن تأكله كله" وكانت هي الشخص الذي نظفني |
| Benim şehri terketmemi isteyen de oydu. | Open Subtitles | هي الشخص التي ارادني ان اغادر ... اغادر البلدة |
| Öldüren oydu. | Open Subtitles | هي الشخص الذي فعلها. |
| Ya onu bıçaklayan oysa? | Open Subtitles | وماذا لو كانت هي الشخص الذي طعنه؟ |
| Dünyada virüsü yenen tek kişi oysa... | Open Subtitles | فإنْ كانت هي الشخص الوحيد في العالم الذي تغلّب على الفايروس... |