"وأصر" - Traduction Arabe en Turc

    • ısrar etti
        
    • için ısrar
        
    • ısrar ediyorum
        
    • konusunda ısrar
        
    Onunla gitmem ve dünyanın ümitsiz bir vaka olduğu konusunda ısrar etti. Open Subtitles وأصر على أن أترك ذلك وأغادر معه لأن الأرض كانت قضية خاسرة
    O saatte sokağa çıkma yasağı başlamıştı ve Tower kalmamız için ısrar etti ve başka seçeneğimiz yoktu. Open Subtitles وبالطبع، كانت الحكومة قد أعلنت حظر التجول، وأصر تاور علي أن نبيت الليلة معه ولم يكن أمامنا أي خيار سوي أن نبقي
    Harry senin köşenin büyük bir hayranı ve gelip merhaba demekte ısrar etti. Open Subtitles هاري من المعجبين بكتاباتك وأصر ان نأتي لإلقاء التحية
    Polis amiri benim ve içeri girmeye ısrar ediyorum. Open Subtitles أنا قائدة الشرطة وأصر على الدخول الى البيت.
    Aynı gün, eski erkek arkadaşım çağırdı ve akşam yemeği için ısrar etti. Tahmin et nereye götürdü beni. Open Subtitles بنفس اليوم إتصل بي صديقي القديم وأصر أن يدعوني الى وجبة العشاء, توقعوا أين دعاني ؟
    Buraya zengin olmak için geldi ve beni yanına aldı İngilizceyi yeterli konuşmam için ısrar etti. Open Subtitles جاء هنا ليصبح غنياً وجلبني معه وأصر على أن أتحدث الإنجليزية حتى أتأقلم
    Okuldan uzakta park etmem için ısrar etti çünkü doğru olmazmış. Open Subtitles وأصر على أن تقف بعيدا عن المدرسة بسبب ما يبدو أنا لست كبيرة.
    Levi buraya gelip parayı almamı söyledi ve polislere söylememem konusunda ısrar etti... Open Subtitles طلب مني ليفاي القدوم هنا واعطاؤه المال وأصر عن ألا اخبر الشرطة
    Steve, bugün benimle gelmek için ısrar etti. Open Subtitles وأصر على الخروج مع ستيف لي اليوم
    Jerry almak istediği karavanın kokusunu aldı ve gidip bir bakmamız için ısrar etti. Open Subtitles مشموم جيري خارج مقطورة انه يريد شراء... ... وأصر على أن نذهب التحقق من ذلك.
    Ertesi gün onunla görüşmem için ısrar etti. Open Subtitles وأصر على أن أقابله اليوم التالي
    Taburcu edilmek istediği gün konusunda da kendisi ısrar etti. Open Subtitles وأصر أن يتم إخراجه في هذا اليوم
    Baban Claire için ısrar etti ama annen, kendi annesinden sonra Isabel'i istedi. Open Subtitles وأصر والدكِ ان اسمكِ "كلير"، لأن والدتكِ أحبت "إيزابيل" بعد والدتها.
    - Bir kaç kez geldi, iyi bir iş yaptığı konusunda ısrar etti. Open Subtitles -جاء إلى هنا بضع مرات ، وأصر على أنه أبلى بلاء حسناً
    Orval'ın Chuck and Cheese'de olduğu konusunda ısrar etti. Open Subtitles وأصر أنه يريد أكل الجبن
    Ajan Fowler yeni bir güvenlik protokolü istemişti ve kahve molası sırasında yapmamızda ısrar etti. Open Subtitles لقد طلبَ العميل (فاولر) إضافة نظام حماية آخر وأصر على أن نقوم بذلك أثناء إستراحتِه لشرب القهوة
    Kendi yapmakta ısrar etti. Open Subtitles وأصر على فعلها بنفسه
    Buraya gelip bir kaç kelime konuşman için ısrar ediyorum. Open Subtitles وأصر أن تأتي الى هنا وتقول بعض الكلمات
    Beni özleyeceğini söylemelisin ki öğretmen Dong Ju'ya karşı çıkıp, yanında kalma konusunda ısrar edeyim. Open Subtitles يجب أن تقول بأنك سوف تشتاق لي حتى أستطيع أن أتناقش مع الطبيب دونغ جو وأصر على أن أبقى بجانبك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus