| Bazen taraf tutmak, yankı odalarında sıkışmak ve bir daha hiçbir zaman aynı fikirde olmamakla lanetlenmiş gibi görünebiliriz. | TED | قد يبدو الأمر أحيانًا أننا محكوم علينا بالانحياز، وأن نكون عالقين في غُرف الصدى وألا نتفق مرة أخرى أبدًا. |
| Hesap verilebilirliğe ve toplum içinde hepimizin güvende olması gerektiğine inanırım. | TED | أنا أؤمن بالمساءلة وأن نكون جميعا أمنين في مجتمعاتنا. |
| O yüzden, bu mirası korumalı ve örnek olmalıyız. | TED | لذا فإن علينا حماية هذا الإرث وأن نكون مثالاً يُحتذى |
| Biz bu şeyler sayesinde umutlu, açık, anlayışlı ve değişken olabiliyoruz. | TED | يعود الفضل لهذه الأشياء في كوننا قادرين على أن نتحلى بالأمل وأن نكون منفتحين ومتقبلين ومتحولي الشكل. |
| Üzerimde gerçekten birden çok opsiyonu çalıştırmayı deneyebilir miyiz? ve sonuca göre doğrusunu tahmin etmeye çalışabilir miyiz? ve doğru seçimi yapabilir miyiz? | TED | هل نستطيع أن نجري عدة إختياراتٍ علي أنا، وأن نحاول ان نتنبَأ بالنتائج، وأن نكون قادرين على اتخاذ الخيار الصائب؟ |
| Bu yüzden buradayım ve herkese bu evrim sürecinde bu alışverişi izlemesini, buna çalışmasını ve bir rol oynamasını söylüyorum. | TED | ولهذا السبب تحديدًا أنا هنا لأقول للجميع أننا بحاجه لنراقب وندرس هذا الشيء وأن نكون جزءًا من هذا التطور. |
| İlk zamanlarda zamanımın çoğunu bunların hiç olmamasını, ve bu sirkin hiçbir zaman parçası olmamayı dileyerek geçirdim. | Open Subtitles | الغريب أنني قضيت الكثير من الوقت لتجنب حدوث ذلك وأن نكون في السيرك في المقام الأول |
| Sarı tozla, gizlenmekten kurtulabilir ve mutantlara karşı güçler oluşturabiliriz. | Open Subtitles | بواسطة البودرة الصفراء ربما نتوقف عن الاختباء وأن نكون قوى لمحاربة العمالقة |
| Geriye bizler kaldık ve hayatta olduğumuz için minnet duymalıyız. | Open Subtitles | ينبغي أن نضع هذا خلفنا وأن نكون مُمتنين أننا ما زلنا على قيد الحياة |
| Belki vermek istediği mesaj, herkes sınırını bilmeli ve gerçekçi davranarak yaşamalı. | Open Subtitles | أن نعيش حياتنا بمواردنا المالية .. وأن نكون واقعيين حيالها |
| Biz sadece iyi kalpli ve cesur olmalıyız, değil mi? | Open Subtitles | يجبعلينا.. أن نتحلى بالشجاعة وأن نكون طيبين، أليس كذلك؟ |
| Ama herkesin birşeyler paylaşacağı kimsesi yok ve de dürüst olacağı. | Open Subtitles | ولكن لا يحظي الجميع بشخص يشاركونه أياها، كما تعلم، وأن نكون صادقين معهم تمامًا |
| Zamanını ve yerini öğrenir öğrenmez, tuzak kurup baskın yapacağız. | Open Subtitles | ،حالما يخبرنا بالوقت و المكان يمكننا نصب فخ و وأن نكون في موقف يخولنا لإلقاء القبض عليه |
| küçük, kâr amacı olmayan, faydalı teknoloji kullanımını destekleyen... Amacımız sadece yaşamın geleceğinin var olması ve bunun mümkün olduğunca ilham verici olması. | TED | وهي جمعية خيرية لتعزيز استخدام التكنولوجيا المفيدة وهدفنا ببساطة يتمثل في خلق مستقبل للحياة. وأن نكون ملهمين قدر الإمكان |
| Matematiksel bir yapısı var ve bu matematiksel yapıyı; fikirlerin dünyası gibi şeyleri keşfetmek, nelerin söylenip nelerin söylenmediğini görmek, biraz daha fazla insan ve biraz daha akıllı olmak için kullanabiliriz. | TED | لها بنية رياضية، ويمكن أن نستخدم هذا الهيكل الرياضي لاستكشاف أشياء مثل عالم الأفكار لمعرفة ما يقال، لمعرفة ما لا يقال، وأن نكون أكثر إنسانية ونأمل ايضا، أذكى قليلاً. |
| Ama özgür ve tatminkâr bir birey olmak için diğerlerinin yargıcı bakışlarından özgür olacağımız bir yere gitme ihtiyacımız da aynı derecede gerekli. | TED | ولكن من الضروري بنفس القدر ما نعنيه بكوننا أشخاصاً أحراراً وكاملين هو أن نمتلك المكان الذي يمكننا الذهاب إليه وأن نكون أحراراً من نظرات النقد من الأشخاص الآخرين. |
| İnanıyorum ki bu tür vakaları, bu Ferguson olaylarını, içinden bakarak ve kendimizi değiştirmek isteyerek durdurabiliriz. | TED | أعتقد أن بإمكاننا وقف هذه الأنواع من الحوادث المؤسفة، وقف قتل الرجال من أمثال فرغسون، بالنظر إلى دواخلنا وأن نكون على استعداد لتغيير أنفسنا. |
| Bir: Sıradaki 2 milyarla ilgilenmeye başlayabilir ve geçmişte bir çok örneğini gördüğümüz gelecekte de ihtiyacımız olan çözüm olabiliriz. | TED | أولا: ينبغي أن نبدأ العمل على المليارين المقبلين وأن نكون الحل الذي رأيناه كثيرا في الماضي ونحتاج لرؤية المزيد منه في المستقبل. هذا ما سيكون عليه الأمر. |
| Bunu, bugün başaramayabiliriz. Ama en azından politikacılarımızı ve medyayı korku dilinden uzaklaşmaya ve birbirimize karşı daha anlayışlı olmaya davet edebiliriz. | TED | قد لا نحقق ذلك اليوم، ولكن على الأقل يتوجب علينا دعوة سياسيينا وأجهزة الإعلام لدينا لإسقاط لغة الخوف وأن نكون أكثر تسامحاً مع بعضنا البعض. |
| Birbirimizin fikirleri ve bakış açısını anlamada gerçekten meraklı olmayı seçtik ve birbirimizi onaylamasak bile dinlemeye istekli olduk. | TED | وقد اخترنا أن يكون لدينا فضول حقيقيّ بشأن أفكار ووجهات نظر بعضنا البعض وأن نكون على استعداد للاستماع إلى بعضنا البعض حتى عند الاختلاف. |