Şimdi gidip aylarca nasıl olacağını merak etmek zorunda değilim. | Open Subtitles | والآن ليس من الضروري أن أنفجر واتسائل أن أكون معكِ |
Bakın, bu çılgınca gelecektir, ama küçük bir sorunum var ve bana yardımcı olup olamayacağınızı merak ediyordum. | Open Subtitles | انظري , اعلم ان هذا جنون لكن لدي مشكلة صغيرة واتسائل ان كنت تساعدينني |
Sana bakıyorum ve cesedi ne yaptığını merak ediyorum? | Open Subtitles | اذن.انا انظر اليك واتسائل ماذا فعلت بالجثه؟ |
Birkaç gün sende kalabilir miyim diye soracaktım. | Open Subtitles | واتسائل اذا امكنني المكوث معكي في المنزل لبعض الوقت, |
Çünkü gerçek şu ki, kısa süre önce, şu an oturduğunuz yerde ben oturuyor ve aynı şeyleri merak ediyordum. | Open Subtitles | لأن الحقيقة، منذ عهد قريب، كنت اجلس مكانكم تماما و واتسائل بالضبط عن نفس الاشياء |
Diğer çocuklarla okula giderlerken bakıyorum ve "Acaba neyler, aileleri ney?" diye merak ediyorum. | Open Subtitles | اراقبهم يذهبون للمدرسه مع اطفال آخرين واتسائل عنهم؟ وعن ابائهم؟ |
Sen gittikten sonra seni düşünmeden ve seni tekrar görebilecek miyim diye merak etmeden geçirdiğim bir tek gün bile olmadı. | Open Subtitles | لم يمر يوم منذ رحيلك , لم أفكر بك فيه واتسائل ما إذا كنتُ سأراك مجدداً أم لا |
Aynı zamanda, benim ait olduğum topluluk ve yaşantım ile ilgili olup olmadıklarını merak ediyorum. | Open Subtitles | واتسائل ايضا عن لو انهم فضوليون عن مجتمعي عن حياتي. |
ve her gece merak ediyorum acaba o iyi midir diye. | Open Subtitles | وكل ليلة ابقى مستيقظة واتسائل إذا كان بخير |
Seni öpmesini sağlayan o içgüdüsünün bir kısmı benden mi geliyordu merak ediyorum. | Open Subtitles | ودافعها لتقبيلك واتسائل اذا ماكان قليلا من ذاك لم يكن مني |
Sadece Kuzey Kutbu'nda kendi başıma bulunup ne kadar güzel olduğunu gördükten sonra oraya ev inşa etmenin iyi olup olmadığını merak ediyorum. | Open Subtitles | وقد رأيت كم هو جميل واتسائل ان كان من الجيد بناء المنازل هناك |
Bazen, gece geç vakit, kendimi, Henry'yi değil ama Susan'ı düşünürken bulur merak ederim, bir daha aynı konumda olsa, aynı seçimi yapar mıydı? | Open Subtitles | لكن احياناً , في الليل المتأخر اجد نفسي أفكر ليس عن هنري , ولكن عن سوزان واتسائل... |
Keşfettiğim şey daha çok aklımı karıştırdı ve ben bunun bedelini merak ediyorum. | Open Subtitles | الاكتشاف جعلني قلق كثيرا ومشوش واتسائل مالذي سوف تكلفنيt |
Bir şeyler atıştırmak istersin diye merak ettim. | Open Subtitles | واتسائل لو كنت تريد قضمة متأخرة |
Biliyor musun; böyle nadir gelişen durumlarda; yani senin gibi adamlar benden çalmaya veya benim olanı almaya kalkıştığında; garip şekilde kendimi onlara kaptırıyorum, kimdir acaba diye merak ediyorum. | Open Subtitles | تعلم ان نادراً ما يحاولون الناس امثالك محاولة سرقتي, لكنني استطيع استرجاع ما لدي, لكنني اجد نفسي في حالة من الفضول نحوهم واتسائل عن الشخص الذي حاول بذلك؟ |
Dikkatimi cektiniz ve merak ettim... | Open Subtitles | لم أستطع الكّف عن ملاحظتك، واتسائل... |
Beklerken vakit geçtikçe ve nerede olduğunu merak ettikçe... | Open Subtitles | طول الانتظار... واتسائل اين انت، اين... |
Ama kafamda tek bir şey vardı. Onu bir daha görecek miyim diye düşünmeden edemiyordum. | Open Subtitles | لكن هناك ما جذبني بها، واتسائل ما إذا سألقاها مجدداً |