Kiri, rüzgar ve hayaletler diyarına yollarmış. - Vay canına! | Open Subtitles | يتباهى بأنه سينفي الوسخ إلى أرض الريح والأشباح. |
Büyükannesi ona hayaletler, sihirler, periler ile ilgili çok masallar okurmuş.... ...ve böylece Avni´nin yalnızlığı ortadan kaybolurmuş. | Open Subtitles | جدتها اعتادت أن تحكي لها قصص عن الحكايات الخرافية والأشباح والحكايات السحرية, وشعور افاني بالوحدة اختفي |
Telefon aramaları, bir çeşit veri bankasına kaydedilir, ve hayaletler tüm bu elektronik verileri kullanabilirler. | Open Subtitles | تلك النداءات مسجّلة في نوع من بنك المعلومات، والأشباح تتلاعب بالألكترونيات طوال الوقت |
Acı çeken ve sinirli hayaletler umurunda değilmiş. | Open Subtitles | إذا جاز التعبير أجل، من معاناة حزن الناس والأشباح المحطمة |
"Tanrı bizi gulyabanilerden ve hayaletlerden uzun bacakları canavarlardan ve gece ortaya çıkan yaratıklardan korusun." | Open Subtitles | " من الغيلان والأشباح " " والوحوش طويلة السيقان " - والأشياء التي تظهر في الليل " " |
Ve meleklerden, lanet olası hayaletlerden bahsederken seni dinledim çünkü bunları anlatacak birine ihtiyacın vardı. | Open Subtitles | سمعتُك تتحدث عن الملائكة والأشباح |
Onca şeytan ve melek hayaletler, skinwalkerlardan sonra şimdi de bu gerçek oldu. | Open Subtitles | إذن.. بعد كل الكائنات الشريرة والكائنات السامية والأشباح والمتحولون.. يتضح بأن هناك.. |
Baş ağrılarım giderek kötüleşiyor ve sıklaşıyor ve hayaletler çok daha hayat dolular. | Open Subtitles | الصداع يزداد سوءا وتكراراً والأشباح أصبحت حية أكثر. |
Zombiler, hayaletler, yürüyen ölüler falan hiç hoş değil. | Open Subtitles | أما العائدون من الموت والأشباح والموتى الأحياء ليسوا لطيفين. |
Benim gibi gölgelerle hayaletler arasında geçen bir savaş var. | Open Subtitles | هنالك حرب قائمة بين المتخفين والأشباح مثلي |
Benim gibi gölgelerle hayaletler arasında geçen bir savaş var. | Open Subtitles | هنالك حرب مندلعة بين الظلال والأشباح مثلي |
hayaletler ve canavarlar da buna dahil sanırım! | Open Subtitles | والوحوش والأشباح كذلك، حسبما أعتقد؟ |
Bazı hayaletler onlara kötülüğün habercisi bazıları gecenin çığlıkları, küçük hayaletlerse, soğuk şeyler diyor. | Open Subtitles | "بعض الأشباح يدعونها "نزعة الخزي "والبعض الأخر يدعونها "زعيق الليل "والأشباح الصغيرة تدعوهم "الأشياء الباردة |
Hayatı üzerine de romanlarında olduğu gibi savaşın gölgesi çökmüştür; ''Sahilde Kafka''da biyolojik saldırılar, askeri hayaletler ve karanlık komplolar ön plana çıkar. | TED | خيم شبح الحرب على حياته وكذلك على خياله؛ تُمثل "كافكا على الشاطئ" الهجمات البيولوجية، والأشباح العسكرية، والمؤامرات الغامضة. |
İğrenç balçıklar saçan hayaletler bana sırıtıyor. | Open Subtitles | والأشباح تخرج مني بوحشية |
hayaletler bize zarar veremez. | Open Subtitles | والأشباح لا يمكنها أن تؤذينا |
Balkabakları, hayaletler falan. | Open Subtitles | مثل القرع والأشباح |
Hayır Milton... UFO, Büyük ayak, hayaletler... bunlar saçma. | Open Subtitles | لا أعلم يا (ميلتون) , الكائنات الفضائية الوحوش الاستوائية والأشباح كل تلك خزعبلات |
Çamurlardan, hayaletlerden içeceklerden daha fazla. | Open Subtitles | أكثر من الطين والأشباح والصودا المتفجرة |
Yılanlardan ve hayaletlerden. | Open Subtitles | الثعابين والأشباح. [الرجل يتحدث لغته الأصلية] |