| Peki, beyaz gülleri girişte, kırmızı gülleri koridorda ve mavi gülleri de masanın ortasında istiyorum. | Open Subtitles | حسنا ، أريد الورود البيضاء من هناك الورود الأحمر على طول الممر والورود الزرقاء في القطع المركزية |
| d Yeşil ağaçları görüyorum d Kırmızı gülleri de. | Open Subtitles | أرى الأشجار الخضراء ؟ ؟ والورود الحمراء أيضاً ؟ |
| Lazanya onun en sevdiği yemek ve güller onun en sevdiği çiçekler. | Open Subtitles | اللازانيا وجبتها المفضلة والورود زهورها المفضلة |
| Çelenkler, krizantemler ve güller için teşekkür ederim. | Open Subtitles | أشكركم على الاكاليل, الأقحوان والورود |
| Aslında evet, hayatım hep güllük gülistanlık değildi. | Open Subtitles | حسناً ، أجل ، لم تكن دائماً أيامٌ من النبيذ والورود |
| Önce çikolata ve güllerle kandırır sonra ölü bir rakun gibi yolun kenarına atar seni. | Open Subtitles | ستلقي عليك الشوكولاه والورود ثم تلقيك على الشارع كأنك راكون ميت |
| "Parfümler ve güller ve güçlü kötü kokular." | Open Subtitles | ♪ العطور والورود والأنفاس الكريهة ♪ |
| Zambaklar ve güller, en sevdiğinden. | Open Subtitles | الزنابق والورود ، المُفضلة لكٍ |
| Yatak odanın güllük gülistanlık olmadığını biliyoruz. | Open Subtitles | نعلم إنه ليس كل الخوخ والورود موجودة في تلك غرفة النوم. |
| Şarap ve güllerle gel. | Open Subtitles | فلتأتي أيام النبيذ والورود |