| Herkes çok narin ve masum olduğumu düşünüyor. Erkekler buna bayılıyor. | Open Subtitles | كل شخص يعتقد أنني هشة وبريئة الرجال يحبون هذا |
| Tatlı ve masum gözüken ama aslında tamamen hırslı ve acımasız olan bir asistan hakkında. | Open Subtitles | إنه عن مساعد حيث تبدو للجميع جميلة وبريئة لكنه كان طموح جداً ورحيم |
| Yunusbalıkları sevecen ve masum yaratıklar, ve daha iyisine layıklar. | Open Subtitles | إنها مخلوقات حميدة وبريئة... ... وهم يستحقون أفضل. |
| "Kızım mutlu ve masum olarak büyüyecek," demişti. | Open Subtitles | 'انها تقول: ابنتى ستكبر سعيدة وبريئة. |
| Çünkü sen genç, masum ve iyisin. | Open Subtitles | لأنّك شابة لطيفة وبريئة |
| Tatlı ve masum, önünde koca bir hayat var. | Open Subtitles | عذبة وبريئة ولديها حياة كاملة امامها |
| Güzel ve masum bir kız bulup ondan yararlan. | Open Subtitles | جِد فتاة جميلة وبريئة واستغلها |
| O sirin ve masum kadin numaralarin cok zekiceydi. | Open Subtitles | الفعل حلوة وبريئة تقومون به... هو ذكي جدا. |
| Çok saf ve narin... ve masum. | Open Subtitles | إنها صافية وحسّاسة جداً... وبريئة |
| Biri, temiz ve masum. | Open Subtitles | واحدة ، نقية وبريئة |
| - Tatlı ve masum olmadığını mı söylüyorsun? | Open Subtitles | أتقول أنها ليست حلوة وبريئة ؟ |
| Ama LouAnn, küçük açık gözlü LouAnn... başlangıçta sevimli ve masum olarak belirir ama, sadece, onun Florence olmadığını söylüyorum. | Open Subtitles | (ولكن (لويان ...لويان) ذات العيون الواسعة) تبدو لطيفة وبريئة في البداية |
| Saf ve masum olarak mı? | Open Subtitles | صافية وبريئة ؟ |
| O olgun ve masum. | Open Subtitles | ناضجة وبريئة |
| Kardeşim masum ve savunmasız şekilde öldü. | Open Subtitles | لقد ماتت اختي عاجزة وبريئة |