"وتحافظ" - Traduction Arabe en Turc

    • ve
        
    Saatlerce telefonu kapatmadan sessizce ve sakince kalır. TED لساعات تبقى هي على الخط وتحافظ على هدوئها ولطفها الشديدَين.
    Bu bizi bir arada tutacak, radyasyonu engelleyecek ve sıcak tutacak. TED ستبقينا معا، وتمنع عنا الإشعاع وتحافظ علينا دافئين.
    Hikayeler bize toplumların neye değer verdiğini söyler, ders verir, tarihimizi korur ve paylaşır. TED القصص تحكي لنا ما هي قيمة المجتمعات، تقدم لنا العبر، وتشارك وتحافظ على تاريخنا.
    Yıldızlar aslında kendilerini milyarlarca yıl sürdüren ve organize eden nükleer fizyon makineleridir. Bu düzen dünyanın ekzotropisine karşı. TED النجوم هي أساسا آلات اندماج نووي تنظم وتحافظ على ذاتها لملايير السنين. هذا النظام مقابل انتروبيا العالم.
    "Kutsal evlilik müessesesini Tanrı'nın buyruklarına uygun şekilde sürdürmeyi "bu kadını sevmeyi, rahat ettirmeyi, ona saygı duymayı "hastalıkta ve sağlıkta yanında olmayı ve yaşadığınız süre boyunca "başka herkesi unutup yalnızca ona bağlı kalmayı kabul ediyor musun?" Open Subtitles وأن تحبّها، وتعينها، وتحترمها وتحافظ عليهـا في المرض والصحة، وأن تتجنب الآخرين وتحافظ عليها فقط طوال حياتكمـا؟
    Güven, sorumluluk, tercihlerinin ağırlığını üslenmek... ve hayatını bu değerler uğruna harcamak, ve hepsinden öte, aşkın anlamını incitmemek. Open Subtitles ان تزن اختيارك واحاسيسك وقضاء بقية حياتك لأجلها وتحافظ عليها وفوق كل شيء ألا تؤذي من تحب
    Aşk her gün kapıyı çalmaz, ve çaldığında ona sıkı sarılmak gerekir. Open Subtitles ,ان الحب لا ياتى كل يوم لكنه عندما ياتى عليك ان تلحقه وتحافظ عليه
    Onu sevecek, ona bakacak, onu onurlandıracak hastalık ve sağlıkta onun yanında olacak mısın? Open Subtitles هل ستحبها ، وتريحها وتكرِّمها وتحافظ عليها في المرض والصحة؟
    Fakat, kuşkusuz,yıllar geçtikçe, kapatılmaya katlanmak bir beyefendi için daha çok cesaret, kendine saygını korumayı ve bilinçli olmayı gerektiriyor. Open Subtitles ولكن ، طبعا ، تتطلب قوة الشخصية لتحمّلالحبسهنا،سنةبعدسنة، وتحافظ على إحترام شخصك
    Şunu açıklığa kavuşturalım. Planın kaltağın yeniden dirilmesini beklemek, kılıç mıdır neyse onunla onu şişlemek arkadaşımı kurtarmak, kızını iyileştirmek, laneti sona erdirmek... - ...ve gezegeni kurtarmak. Open Subtitles دعنى افهم ذلك ان تنهض روحه لتلصقها بالسيف وهذا ينقذ رجلى وتحافظ على ابنتك وتنقذ العالم
    Sana bakacak ve güvende tutacak çok hoş bir ailenin yanına. Open Subtitles لتكون مع عائلة لطيفة ترعاك. وتحافظ على سلامتك.
    Ne zaman gerekse her seferinde ortaya çıkıyorsun ve iş alanını düzenli bir şekilde tutuyorsun ve kazasız 110 gün geçirdin. Open Subtitles تظهر اين يفترض بك ذلك وتحافظ على مكان عمل جميل وقضيت 110 يوم دون اي مشكلة
    ve Brezilya'nın aşılamaz kale duvarını korumasıyla... oynamak için 28 dakikasıyla, hadi referanslara bir göz atalım. Open Subtitles وتحافظ البرازيل التي لا تقهر ،على تفوقها بهدف واحد ،مع 28 دقيقة متبقية للعب .لنلقي نظرة على الحكّام
    Ömrünüz boyunca, hastalıkta ve sağlıkta onu seveceğine, onurlandıracağına ve yanında olacağına ve yalnızca ona sadık kalacağına yemin ediyor musun? Open Subtitles هل تقسم بأن تحبها وتحفظ شرفها وتحافظ عليها في الشدّة والرخاء, ولأجل الجميع وتكون مُخلصاً لها طالما انكم ستعيشون معاً؟
    Daha zor şeyler yapmak için çok mu korkaktın ve edebini korumak için? Open Subtitles وكنت جباناً بأن تفعل الصعب وتحافظ على أخلاقك؟
    Eğer kurallara uyar ve pisliğe bulaşmazsanız, ...işlediğiniz suçlardan pişmanlık duyar ve bu duyguyu davranışlarınıza yansıtırsanız, ...iyi geçiniriz, beyler. Open Subtitles الآن، إذا كنت تتبع القواعد وتحافظ على يديك نظيفة، إذا كنت تتوب عن آثامك وتظهر الموقف السليم من الندم،
    Bak, onu besleyen, temizleyen ve ağnağını koruyan sadece benim. Open Subtitles انظر انا الوحيدة التي تطعمه وتنظفه وتحافظ على المكان الذي يتمرغ فيه
    Senin de kendine hâkim olman ve sakin durman gerekiyor. Open Subtitles وعليك أن تضبط نفسك وتحافظ على رباطة جأشك
    Tipik bir tarikat, üyelerinden yüksek seviyede bağlılık talep eder ve katı bir hiyerarşi ile masum destekçilerini ve yeni üyelerini, iç çalışmalarından ayrı tutarlar. TED تتطلب الطائفة عادة مستوى عال من الالتزام من أعضائها وتحافظ على تدرج تسلسل مراتب صارم، فاصلاً بذلك بين المخلصين المطلقين والأعضاء الجدد بعيداً عن مراكز القرار.
    metallerin şeklini koruması olağandır. Bir parça alüminyum folyoyu kıvırırsınız ve o şekilde kalır. Buna zıt olarak, örneğin plastik çöp kapağının, kenarlarından bükebilirsiniz ve her zaman eski şekline geri dönecektir. TED الإحتفاظ بالشكل أمر معتاد في المعادن. تقوم بلي رقاقة ألمنيوم، وتحافظ على موضعها. وقارنوا ذلك مع، شيء مثل، سلة مهملات بلاستيكية، ويمكنكم أن تضغطوا الجوانب وستعود دائما إلى الإرتداد.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus