| Bu salonda da yemeklerimizi yerdik... kaşıkla. | Open Subtitles | وهذه غرفة الطعام حيث نتناول وجباتنا من الطعام |
| Burası mutfağımız, bütün yemeklerimizi burada yaparız. | Open Subtitles | هنا مطبخنا حيث نقوم بصنع جميع وجباتنا داخله |
| TB: Jamie okul yemeklerimizi gerçekten de kökten değiştirdi ve tüm çocukları da önemli derecede etkiledi ama özellikle de derinden etkiledi, hayatlarının geri kalanında onları unutmayacaklar. | TED | تيموثي بيكر: أحدث جايمي تغييرًا جذريًا في وجباتنا المدرسية، وكان لذلك أثر كبير على كل الأطفال لكنه ترك في نفوس كثير منهم أثرًا عميقًا سيلازمهم ما بقي من حياتهم. |
| yemeklerimizi beraber yiyeceğiz, bizim için bir oda tuttum. | Open Subtitles | سنحصل على وجباتنا معا ونأخذ غرفة لنا |
| - Bütün yemeklerimizi burada yeriz. | Open Subtitles | سوف نحظى بكل وجباتنا هنا ؟ |
| Biz gidince paramızı aldığın gibi yemeklerimizi de alacaksın. | Open Subtitles | لأن أثناء هروبنا ستأخذ وجباتنا تماماً كما أخذت مالنا - (أنت محق يا (ليني - |
| Bundan böyle, Possum yemeklerimizi karavana getirebilir. | Open Subtitles | من الآن فصاعداً، سيجلب (بوسوم) وجباتنا مباشرة إلى المقطورة |
| Crescentia'ya öğle yemeklerimizi hafta içinde ertelememiz gerektiğini söyle. | Open Subtitles | (أرسلى خطاب الى (كريسكانتيا أننى يجب أن أؤجل وجباتنا بمنتصف اليوم لاحقاً هذا الأسبوع |