| Ama her şey birer yalandı ve o bana ihanet etti. Mesleğine ihanet etti. Sonra da öldü. | Open Subtitles | عدا أن كل شيء كان كذبة، كما أنه خانني، وخان عمله، ثم مات. |
| Ama her şey birer yalandı ve o bana ihanet etti. Mesleğine ihanet etti. Sonra da öldü. | Open Subtitles | عدا أن كل شيء كان كذبة، كما أنه خانني، وخان عمله، ثم مات. |
| Kral Burgundy'da yapıIan fedakarlıklar için askerlere minnettar. Hırsız bize ve dostlarımıza ihanet etti,Leopold. Unutma bunu. | Open Subtitles | الملك ممتن من اجل تضحيه جنود المشاه في برغندي السارق خاننا وخان اصدقائنا تذكر هذا ليوبولد |
| Halkımızdan yüzlerce kişi öldürdü, yalan söyledi, kandırdı, kardeşine ihanet etti. | Open Subtitles | لقد قتل المئات من جماعتنا لقد كذب وخان وخدع شقيقه |
| Karanlığa doğru yol aldı ve prensiplere ihanet etti. | Open Subtitles | فقد اختار طريق الفساد وخان الرمز |
| Ustasıyla kavga edip onun mirasına ihanet etti. | Open Subtitles | لقد قاتل معلمه وخان الأرث |
| Yeminini bozup, kardeslerine ihanet etti. | Open Subtitles | -لقد خالف نذوره وخان أشقائه |