| Ellerim her zaman sıcak olurdu.Bu iyiye işaret. | Open Subtitles | ودائما ما تكون يدي دافئة وهذه علامة طيبة |
| her zaman onunla uğraşırdık, ama bu sefer... biraz ileri gittik. | Open Subtitles | بيتر كان الأصغر ودائما ما تنمّرنا عليه لكن هذه المرة أصبح الأمر أقسى |
| O her zaman annesiyle yaşayan biri miymiş? | Open Subtitles | ودائما ما يكون المطلوب هو الشخص الذي يعيش مع أمه |
| Filmlerde beline hep fazlasıyla ip sarılıdır ve mutlaka bir yede kullanır. | Open Subtitles | نعم لديه دائما الكثير من الحبال حوله في الافلام ودائما ما يستعملها |
| Ve ders verdiğim öğrencilere ve doktora sonrası araştırmacılara hep derim ki, kibirli olmayın, çünkü kibir merakı öldürür. | TED | ودائما ما أقول للطبية الذين أقوم بتدريسهم لا تكن متغطرساً ، فالتغطرس يقتل الفضول. |
| Taliban yılları boyunca hatırlıyorum bazen usanırdım hayatımızdan ve hep korku içinde olmaktan ve geleceği görememekten. | TED | خلال سنوات طالبان كانت هناك أوقات يخيب فيها أملي من حياتنا وأصاب بالإحباط ودائما ما أكون خائفه ولا أرى المستقبل |
| Farklı hesaplardan kesilen çekler ve her zaman 10.000 doların altındaydı. | Open Subtitles | يتم ايداعه في حسابات مختلفة ودائما ما يكون المبلغ أقل من 10 آلاف |
| - Tabii. Bloktaki en temiz hücre, buna her zaman memnun oldum. | Open Subtitles | كنت تنظف الزنزانة ، ودائما ما كنت أحب ذلك |
| Aslında erkek arkadaşım değildi ama arkadaştık ve her zaman ondan çok hoşlanmışımdır. | Open Subtitles | لم يكن أبدا صديقي الحميم لكن كنا أصدقاء ودائما ما أحببته بالفعل |
| Ve nerede olduğumu her zaman biliyordun. Hepimizin nerede olduğunu biliyordun. | Open Subtitles | ودائما ما كنت تعرف أين أنا او أين جميعنا |
| Çünkü İngilizler ondan nefret ediyor, ve her zaman edecekler özellikle de senin ısrar ettiğin gibi İngiliz tahtına talepte bulunursa. | Open Subtitles | لأن الإنجليز يكرهونها، ودائما ما سيكونون كذلك. خصوصا إذا ادعت أحقيتها في عرشهم كما تصر. |
| Ben her zaman bunun harika bir araç olduğuna inandım. | TED | ودائما ما فكرت أنه جهاز رائع. |
| Tahtanın her iki tarafını da eşit çabayla oynar, adil olmaya dikkat eder... ve her zaman kazanırdı. | Open Subtitles | لقد لعب من كلا الجانبين على اللوح بالتساوي ...حذرا ان يكون عادلا ودائما ما كان يفوز |
| her zaman aynı şeyi söylüyorum ve her zaman da haklıyım. | Open Subtitles | اعلم ان هذا ما اقوله دائما ... ودائما ما اكون على صواب |
| Evrenin bir planı vardır, çocuklar ve o plan her zaman hareket hâlindedir. | Open Subtitles | كما تريا ، فإن للكون خطته يا أبنائي" "ودائما ما تكون تلك الخطة في تقدم |
| hep emirlere itaatsizlik edip kendi bildiğini okumalısın. | Open Subtitles | دائما ما تكسر القوانين ودائما ما تقوم بالأمور بطريقتك |
| hep çok fazla şey bekliyorum ve hayal kırıklığı yaşıyorum. | Open Subtitles | دائما ما أتطلع إلى المزيد، ودائما ما أصاب بالإحباط |
| Vega. Arecibo'da çok taramıştım. hep negatifti. | Open Subtitles | فيجا اننى افحصه باستمرار فى آراسيبو ودائما ما يكون سلبى, |
| - Çok kötü bir erkek arkadaşsınız. Bizi hep hayal kırıklığına uğratıyorsunuz. | Open Subtitles | انتما صديقين مقرفين ودائما ما تخيبان آمالنا |
| Ben de kendimi hep hantal sanırdım. | Open Subtitles | كان يتخذني كشريك له في الرقص ودائما ما كنت أعتقد بأني بارعه جدا |