Her gece... ve sonrası uyanık geçen saatler | Open Subtitles | لااريد ان اصاب بالفزع كل ليلة ورعب في الصباح |
" Kadın cinselliğinin gücü ve korkutuculuğunun kabusumsu yansımasıdır. | Open Subtitles | هي صورة مرعبة من القوّة ورعب الجنس النسائي |
Avrupalı Aydınlanmacılar avcı-toplayıcılarla her nerede karşılaştılarsa bu kalabalık insan kümesi onları merak ve korku içerisinde bırakarak olağanüstü şekilde hızlı hareket ediyordu. | Open Subtitles | أينما حَلَّ التنويريين الأوربيين على السكان الصيادين بَدَى سرعة هروبهم خوفاً من النظر اليهم نظرة فضول ورعب كانسان الغاب |
Şimdiye kadarki çabalarımızın kokuşmuş yolsuzluk çukuruna korku saldığından kuşkunuz olmasın. | Open Subtitles | ولا شك بأن جهودِنا حتى الآن ليست خوف ورعب . ... . |
Hepsi katliam ve korku dolu değildi. | Open Subtitles | لم تكن جميع الأحداث ذبح ورعب |
Sanki ben onun o eserinde bulunduğumda tüylerim ürperiyor, burnum kanıyor ve şu an gerçekten yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | انه يبدو كما انني مشمولة في داخل خطته لاشيء الا صراغ ورعب ونزيف من الانف |
Sinir krizleri ve korkunç panikler yaşayan kişiler Panik ataklar! Küçük korkulardan bahsetmiyorum. | TED | تنتابهم أزمات قلق ورعب مروعة! إنه الرعب! |
O kozalar ıslanırsa, ortalık birbirine girer ve gezegen çapında panik başlar. | Open Subtitles | لو تلك السنفات تبلّلت... يمكن أن تخلق فوضى جماعية ورعب في كافة أنحاء الكوكب! أفهمتم؟ |
Ters köşeleri ve ürkünçlüğü olmayan gerçek bir Goosebumps hikâyesi olmadıkça işe yaramaz. | Open Subtitles | بها حيل وتقلبات ورعب .. |
Siber tuzak birçok e-posta ve kısa mesaj yakalıyor hepsi de memleketteki arkadaşlara, hepsi de zehirlenmeye üzülmüş ve şaşırmış. | Open Subtitles | الحلقة الرقمية تلتقط الكثير من الرسائل الإلكترونيّة والنصيّة... كلّها لزُملاء في أوطانهم، كلّها تُعبّر عن صدمة ورعب التسميم. |