| Kızlar folyo giymişlerdi. | Open Subtitles | البنات في نادي النساء يلبسون ورق القصدير. |
| Güzel. Yani folyo bikinilerden giymeye devam edebileceksin. | Open Subtitles | جيد، إذاً ستتمكنين من لبس بكيني ورق القصدير. |
| Hırsızlar, güvenlik sistemini atlatmak için folyo kullanıyordu. | Open Subtitles | اللص استخدم ورق القصدير من أجل اختراق نظام الأمن. |
| Benim olduğundan eminim çünkü folyo "T" şeklindeydi. | Open Subtitles | وانا اعلم انها لي لان ورق القصدير "له شكل الحرف"ت |
| Portakal suyu, kaşık, folyo. Bir eroinmanın... | Open Subtitles | عصير برتقال ، ملاعق ، ورق القصدير |
| folyo kullanıyoruz. | Open Subtitles | نستخدم ورق القصدير |