Merak ediyorum, İçişleri bakanı olmanız da kader miydi? | Open Subtitles | واتساءل، هل من قبيل المصادفة عندما كنت وزيرا للداخلية |
Majesteleri, Kong Qiu'yu çok sorumluluğu olan bir bakan yapmak... [\a6]Li Chiu, Qi Sarayı bakanı. | Open Subtitles | معاليكم اجعل كونغ تشيو وزيرا مع الكثير من المسؤولية بالتأكيد مع تعزيز مملكة لو |
Büyük büyük babası Eugen 1915'te kabine üyesiydi ve adalet bakanı olacağını sanıyordu. | Open Subtitles | جده الاول يوجن هوكسينهيفن... ...كان وزيرا عام 1915 توقع ان يكون وزيرا للعدل |
Laugesen yarın kabinesini kuracak, Hox harekete geçmezse asla bakan olamaz. | Open Subtitles | لاغسن سيشكل الوزارة غدا مالم يتحرك هوكس، فلن يصبح وزيرا |
Yolda bir bakanla karsılaştım ve babamın çocukluk arkadaşı çıktı. | Open Subtitles | اليوم التقيت وزيرا في طريقي. ثم وجدته صديق طفولة أبّي |
Yolda bir bakanla karsılaştım ve babamın çocukluk arkadaşı çıktı. | Open Subtitles | قوبل وزيرا في طريقي. أدوار خارج أن يكون صديق طفولة أبّي |
Seni Dışişleri bakanı yapmamasını tavsiye ettiğimde olduğu gibi. | Open Subtitles | كالوقت الذي نحصته فيه بعدم جعلك وزيرا للخارجية |
Fayeen gücü eline alıp petrol bakanı olduğunda, Arcadia'ya anlaşmayı vereceğine söz verdi. | Open Subtitles | وعد الامير فايين أركاديا بان يعطيهم العقد بمجرد ان يستولى على السلطة ويصبح وزيرا للنفط السعر كان |
Fayeen gücü eline alıp petrol bakanı olduğunda, Arcadia'ya anlaşmayı vereceğine söz verdi. | Open Subtitles | وعد الامير فايين أركاديا بان يعطيهم العقد بمجرد ان يستولى على السلطة ويصبح وزيرا للنفط السعر كان |
Herhangi bir şeyin bakanı olmak için nasıl uygun görünürüm? | Open Subtitles | كيف لي أن أكون مؤهلا لأصبح وزيرا أو شيئا من هذا القبيل؟ |
Bahse varım Hillary Clinton bile kendinden önceki dış işleri bakanı yüzden böyle saçmalıklara dayanmak zorunda kalmıştır. | Open Subtitles | من أى من كان وزيرا للخارجية قبلها |
Bunu inkar edebilir miyiz? Üstelik kurban hükümetin bir bakanı. | Open Subtitles | بالاضافة ان الضحية كان وزيرا. |
Onu öyle bir kovacağım ki bir daha asla bakan olamayacak. | Open Subtitles | سأفصله بحيث لن يتسنى له ان يصبح وزيرا مرة اخرى |
Ben bakan olduğumda partiyi onlar idare ettiler. | Open Subtitles | كان لي التعامل مع الحزب، عندما كنت ليصبح وزيرا. |
Abi, ben henüz tam bir bakan değilim. | Open Subtitles | انا لم أصبح وزيرا لحد الان يا صديقي |