| Niye demişler "Hızlı yaşa genç öl cesedin Yakışıklı olsun". | Open Subtitles | كما يقولون: عش بسرعة ومت شاباً وسيُنظر إليك كجثة وسيمة |
| Onca Yakışıklı macera yaşadım ancak tüm bunlar, yine bu gölete dönmem uğrunaymış. | Open Subtitles | يا لها من مغامرات وسيمة حظيت بها، لينتهي بي المطاف في نفس البركة، |
| Bence bir kadının Yakışıklı olmasının hiçbir sakıncası yok. | Open Subtitles | اعتقد انه لا بأس به تماماً أن تكون المرأة وسيمة |
| Kazumi seninle çıkmak istiyormuş. | Open Subtitles | تريد وسيمة أن تخرج معك |
| Kazumi... | Open Subtitles | إن وسيمة تريد... |
| Düşünüyordum da, bu akşam, sol tarafta, güverteye çıkabilirsin, yıldızları seyredebilirsin, muhteşem şeyler giyebilirsin, çünkü seni Yakışıklı bir sürpriz bekliyor olabilir. | Open Subtitles | كنتُ أفكّر في المرفأ الجانبيّ الليلة، حيث يمكنكِ الصعود لسطح السفينة، وتفقّد النجوم. وإرتداء شيءٍ بديعٍ، فعَلَّ وعسى ثمّة مفاجأة وسيمة بإنتظاركِ. |
| Bütün günümü alacak ama daha Yakışıklı görünecek, sence de öyle değil mi? | Open Subtitles | ..سوف يبقيني طوال اليوم ولكنه يجعلني أبدو وسيمة .. بدلاَ من ذلك إلا تظنين ؟ |
| Evet. Yakışıklı bir genç at üzerinde bir kadın ile birlikte geldi. | Open Subtitles | حسنا، امرأة شابة وسيمة جاءت على الحصان |
| Bir grup Yakışıklı yaşlı adam. | Open Subtitles | يا لها من باثة وسيمة من الرجال العجائز |
| Yani ya kadınların onları sabırla dinleyen Yakışıklı erkeler gösteren paralı bir kanalları olsaydı? | Open Subtitles | بها رجال وسيمة يستمعون لهنّ بصبر؟ |
| Oldukça da Yakışıklı bir kadın. | Open Subtitles | وهي امرأة وسيمة للغاية. |
| Darağacı yemeğinin Yakışıklı takımı! | Open Subtitles | باقَة وسيمة على المشنقة |
| Yakışıklı gelin olacaksın. | Open Subtitles | ستكون عروساَ وسيمة |
| Çok Yakışıklı bir kadınsın. | Open Subtitles | انت أمراة وسيمة |