| - söz vermiştin bana. - Beni küçük bir kız olarak gördüğünü biliyorum. | Open Subtitles | ـ لقد وعدتيني بالتنحي عن هذا ـ أعلم إنني في نظرك فتاة صغيرة |
| Partide falan değilsindir inşallah, kendine dikkat edeceğine söz vermiştin. | Open Subtitles | أنتِ لا تحتفلين كثيرًا، صحيح؟ لقد وعدتيني أن تعتني بنفسكِ |
| - Okul bitince şehre taşınabileceğime dair söz vermiştin bana. | Open Subtitles | لقد وعدتيني حالما أنتهي من المدرسة، سوف ننتقل إلى المدينة. |
| Ayrıca senle davalara bakabileceğime söz verdin. | Open Subtitles | بالإضافة إلى أنكِ وعدتيني بأني سأجرب القضايا معكِ |
| Ona, oyunlarımız hakkında sır tutacağına söz verdin ama sonra babama söyledin. | Open Subtitles | لقد وعدتيني أنك ستُبقين ألعابنا معه سراً لكنك بعدها أخبرتي أبي |
| Belki bebeği benden daha çok sevmeyeceğine söz verirsen. | Open Subtitles | ربما إن وعدتيني. أنك لن تحبي الطفل أكثر مني. |
| Aslında, bana verdiğin içki sözü hala geçerli mi diye merak ediyordum. | Open Subtitles | في الواقع، كنت أتسائل إن كنتِ ما زلتِ ستحضرين لي ذلك الشراب الذي وعدتيني به |
| Tatlım, Rusty Spur'a benimle geleceğine söz vermiştin. | Open Subtitles | عزيزتي لقد وعدتيني اننا سنذهب لمطعم الديوك سويا |
| Jessi, kendini zorlamayacağına söz vermiştin. | Open Subtitles | جيسي , لقد وعدتيني بأنكِ ستتوقفين عن إجهاد نفسك |
| söz vermiştin! Hava ısındığında plaja gidebiliriz demiştin. | Open Subtitles | وعدتيني بان نذهب للشـاطيء عندما يتحسن الطقس |
| Gelinliğini göstereceğine söz vermiştin. | Open Subtitles | وعدتيني أن أرى فساتينك القديمة للحفلات المدرسية |
| Sen de sonsuza dek benim küçük meleğim olarak kalacağına dair söz vermiştin. | Open Subtitles | وأنتِ وعدتيني أن تكوني ملاكي الصغير إلى الأبد |
| Yavru köpeği almak için söz vermiştin. | Open Subtitles | لقد وعدتيني بالدراسة مقابل الحصول على الجرو. |
| Kontrolden çıkmayacağına dair söz vermiştin. | Open Subtitles | فيالواقع وعدتيني بالبقاء في العربة |
| Evlendiğimizde yazmayı bırakacağına dair bana söz vermiştin. | Open Subtitles | عندما تزوجنا وعدتيني بالتخلي عن الكتابة |
| Ne olursa olsun beni seveceğine söz verdin. | Open Subtitles | لقد وعدتيني أنكِ ستُحبيني بغض النظر عن أى شيء |
| Bana ayakkabı alacaktın anne söz verdin. | Open Subtitles | محل الأحذية يا أمي , أنت وعدتيني |
| Beni Londra ya götüreceğine söz verdin. | Open Subtitles | لقد وعدتيني بانني ساذهب الى لندن |
| Çok sıkı, çok ama çok sıkı çalışacağına söz verirsen, seni gösteriye almak isteriz. | Open Subtitles | لكن إذا وعدتيني أنكِ ستعملين بجد أكبر فسنحب أن نشرككِ معنا |
| Eğer bunu bir daha yapmamaya söz verirsen babana bir şey söylemem. | Open Subtitles | إذا وعدتيني ألا تكرري هذا الأمر مرة اخرى.. فلن أبوح لوالدكِ بأي شيء. |
| Ancak Noel hediyemi bu gece açacağına söz verirsen... | Open Subtitles | فقط إذا وعدتيني بفتح هديتي لعيد الميلاد الليلة |
| Bana içki ısmarlama sözü vermiştin. | Open Subtitles | لقد وعدتيني أن تشتري لي كأساً من الشراب |
| Ortadan kaybolmaya söz verdiğin için yaşamana izin verdim ama buradasın. | Open Subtitles | تركتكِ تعيشين لأنكِ وعدتيني بالاختفاء و مع ذلك، ها أنتِ ذا |