"وقت إضافي" - Traduction Arabe en Turc

    • fazla mesai
        
    • fazladan zaman
        
    • fazla zaman
        
    • ekstra zaman
        
    • ekstra zamana
        
    Yetki alanımız dışında oluşmuş bir vaka için polise fazla mesai yaptıramazsın. Open Subtitles ليس لديك حق في تصريح وقت إضافي على قضية تأصلت خارج إختصاصنا
    Asgari ücretle çalışacaksın, fazla mesai yok sigorta yok ve hergün saat 3'te.. Open Subtitles سوف تحظين بالحد الأدنى للأجور لا وقت إضافي .. و لا منافع صحية
    Senin fazla mesai dediğin şeye yukarıdakiler yük diyor. Open Subtitles حسناً، أنتِ تطلقين عليه وقت إضافي الضباط يطلقون عليه تخفيف عبء
    Hadi ama, spor salonunda fazladan zaman geçiriyor, yemek yemiyorsun. Open Subtitles بحقك ، تقضي وقت إضافي بصالة الجيم ولا تأكل
    Okulda daha fazla zaman geçirirler, dans etmezler. Open Subtitles و هذه هو فقط قضاء وقت إضافي في المدرسة و ليس الرقص
    Yani ne teste bir göz atmak, ...ne de bir yerde takılırsam ekstra zaman olmayacak mı? Open Subtitles إذاً، لن أحصل على لمحة بسيطة من نموذج الامتحان أو على وقت إضافي إذا تأخرت قليلاً؟
    - Onun için eğer ekstra zamana ihtiyacınız olursa... Open Subtitles يحتاج الي وقت إضافي . -عذراً، سيدي هَلْ أنت السّيد " جيسك " ؟
    Benim için sorun değil, Bob. fazla mesai parasını alacağız. Open Subtitles الأمر جيد بالنسبه لي, يا بوب سوف نحصل على أجر وقت إضافي
    Boş gecende fazla mesai verdi diye patronuna söylenebilirsin. Open Subtitles يمكنك أن تتذمر عن رئيسك الذي يجبرك أن تعمل وقت إضافي
    Ayrıca, son zamanlarda çok fazla mesai yaptığınızı da görüyorum. Open Subtitles كما أرى أنك تقضي وقت إضافي بالعمل مؤخراً
    Belki de pazarlık, bizim verilerimizi çözmek için uzmanlarını fazla mesai yapmaları için zorluyorlardır. Open Subtitles ربما عقد الصفقات إجبار التقنيين الخاصين بهم على العمل وقت إضافي لمحاولة فك شفرات بياناتنا
    Büyük yangınlar fazla mesai ve risk ödemesi almam demek. Open Subtitles والحرائق الكبيرة تعني وقت إضافي وبدل مخاطر
    Birisi için hiçbir şey yapmayan biri için hergün fazla mesai yapması normal mı? Open Subtitles من شخص لم يعمل لوقت إضافي قط ما الذي يجعله يعمل بجد إلى وقت إضافي كل يوم؟
    Az para alıp fazla mesai yapmamaya razıyım. Open Subtitles لتحصل على قيلولة أفضل أن يُدفع لي أقل من أن أعمل وقت إضافي
    - fazla mesai yok. - Tamam. görüşürüz Mike. Open Subtitles مفيش وقت إضافي حسناً.هشوفك،مايك
    150 $ kesilmiş. - Geçen hafta 20 saat fazla mesai yaptım. Open Subtitles أنا أعمل بـ 150$ وقمت بعمل20 ساعةَ وقت إضافي الأسبوع الماضي
    Kayıp koyununuz için size fazladan zaman veremem. Open Subtitles لن أعطيك وقت إضافي للعثور على غنمك المفقود
    fazladan zaman veremem. Open Subtitles لكنني أعرف أن القواعد: لا يوجد وقت إضافي
    Michelle, fazladan zaman kullandın zaten. Open Subtitles ميشيل كَانَ عِنْدَك وقت إضافي بالفعل
    O'na bir şikayetçi bulması için daha fazla zaman verme. Open Subtitles لا تمنحها أيّ وقت إضافي لتجد شاهد إدّعاء
    Peki o zaman, şu işi olabildiğince çabuk halledelim, bu yerde daha fazla zaman harcamak istemiyorum. Open Subtitles حسنٌ. إذن، لننتهي من هذا في أسرع وقت ممكن، لأنّي لا أريد قضاء أيّ وقت إضافي في هذا المكان
    Bu hafta için senden ekstra zaman talep edecektir. Open Subtitles سيتطلب الأمر منك وقت إضافي هذا الإسبوع
    ekstra zamana ihtiyacımız olacak. Open Subtitles تحديداً نحتاج إلى وقت إضافي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus