| Bir keresinde bir futbol maçı seyrettim ve garip bir şey fark ettim. | Open Subtitles | لقد شاهدتُ مباراةً في كرة القدم مرّة وقد لاحظتُ شيئاً غريباً |
| Kristen cinayetinin 3 boyutlu modellemesiyle uğraşıyordum ve bir şey fark ettim. | Open Subtitles | لقد صممتُ مسجّماً ثلاثي الأبعاد لجريمة قتل (كريستين) ، وقد لاحظتُ شيئاً |
| Hava soğuk. Hiç eldiveninin olmadığını fark ettim. | Open Subtitles | وقد لاحظتُ أنكَ لك ترتدي قفازات |
| Brent'in Sean kadar tatlı ve utangaç olmadığını fark ettim. | Open Subtitles | وقد لاحظتُ أن "برينت".. ليس لطيفاً وخجولاً مثل "شون". |