"ولكن لا يمكنني" - Traduction Arabe en Turc

    • ama gelemem
        
    • ama bu
        
    • ama yapamam
        
    • söyleyemiyorum
        
    • ama elimde değil
        
    Çok isterdim ama gelemem. Ajandam tamamen dolu hanımlar. Open Subtitles أود ذلك ولكن لا يمكنني هذا أن محجوز بعد هذا
    Evet, isterim ama gelemem. Başka bir yere gitmem gerek. Open Subtitles أجل , أود ذلك , ولكن لا يمكنني يجب عليّ التواجد بمكان آخر
    ama bu yöntemin, konvensiyonel inşaat yöntemlerinden, ne kadar daha çabuk ilerleyebildiğini yeterince vugulayamam. TED ولكن لا يمكنني التأكيد بما فيه الكفاية كم يمكن أن يساعد ذلك في الاسراع في تخطي الطرق التقليدية في البناء
    Yapmamı istediği şey bu ama yapamam. Open Subtitles إن هذا ما تريدني أن أفعه ، ولكن لا يمكنني فعل هذا
    Erkek mi kız mı söyleyemiyorum. Open Subtitles ولكن لا يمكنني الجزم هل هو كان صوت رجل أم فتاة
    - Aşkımızın yanlış olduğunu biliyorum... ama elimde değil. Open Subtitles أنا أعرف أن الحب غلط ولكن لا يمكنني مساعدة نفسي
    İstiyorum ama gelemem, anne. Open Subtitles أريد هذا .. ولكن لا يمكنني .. لا يمكنني.
    Teklifin için minnettarım ama gelemem... Open Subtitles أنا أقدر لك العرض , ولكن لا يمكنني. أنا...
    Üzgünüm ama bu konuda dalga geçemem. Open Subtitles أنا آسفه ولكن لا يمكنني المزاح بشأن تلك الأمور
    Bilmiyorum, ama bu yemeği pişiremem. Bu mutfakta yapamam. Open Subtitles لا أعلم، ولكن لا يمكنني طبخ الطعام ليس في هذا المطبخ
    Asıl anlamadığım, entelektüel açıdan sorunu görebiliyor ama bu konuda bir şey yapamıyorum. Open Subtitles هو أنه أستطيع أن أرى فكريا المشكلة ولكن لا يمكنني فعل شيء آزاء ذلك عفوا..
    Haklı olduğunuzu biliyorum, ama yapamam. Open Subtitles آسف، لا أستطيع، أعلم أن ما تقوله صحيح ولكن لا يمكنني القيام بذلك
    Bu konuşmayı ertelemek isterdim ama yapamam. Open Subtitles ولذا أود إيقاف هذه المحادثة ولكن لا يمكنني
    Birlikte olmak istiyorum ama yapamam. Open Subtitles حسنًا، أرغب أن نكون معًا، ولكن لا يمكنني
    Ama üzülmeden söyleyemiyorum bile. Open Subtitles ولكن لا يمكنني قوله إلا وأصبح حزيناً
    Ama üzülmeden söyleyemiyorum bile. Open Subtitles ولكن لا يمكنني قوله إلا وأصبح حزيناً
    Üzgünüm, Bay Hutz, ama insanlara yalan söyleyemiyorum. Open Subtitles أنا آسفة ، سيد (هاتز) ولكن لا يمكنني الكذب على الناس فحسب
    Yani bakıyorum ama elimde değil. Open Subtitles أعني, أنا أحدق بهما, ولكن لا يمكنني عمل شيء.
    Bunu çok ciddiye almayacağımızı söylediğimizi biliyorum ama elimde değil. Open Subtitles أعلم أننا قلنا إننا لن نجعل العلاقة جدية جداً ولكن لا يمكنني التحكم بذلك
    Keşke farklı bir haber verebilseydim, ama elimde değil. Open Subtitles أتمنى لو أنَّ بإمكاني فعلُ شئٍ آخر ولكن لا يمكنني

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus