"ولم تفعل" - Traduction Arabe en Turc

    • yapmadın
        
    • yapmadı
        
    • yapmıyorsun
        
    • kıpırdatmadın
        
    • satacaktın ama
        
    Seni daha bacak kadarken tanıyordum, ve kötü hiçbir şey yapmadın. Open Subtitles عرفتك منذ أن كنتَ صغيرا جدا، ولم تفعل خطأ في حياتك.
    Bu parti için sadece giyinmeni istedim onu da yapmadın. Open Subtitles لم أطلب منك أي شيء سوى أن ترتدي ملابسك. ولم تفعل ذلك.
    Seni üniversiteye ben gönderdim ve sen benim için hiçbir şey yapmadın. Open Subtitles أرسلتك إلى الجامعة وكلية الطب ولم تفعل شيئاً لأجلي ، لذا لدي اقتراح
    Oradaydı, ama hiçbir şey yapmadı onun bir çizik bile almadan dışarı çıktığını gördüm. Open Subtitles كانت هناك، ولم تفعل شيئا، وشاهدتها تسير في الضباب دون خدش.
    Hiçbir şey söylemedi, hiçbir şey yapmadı. O sadece... Oturdu, baktı ve... Open Subtitles ولم تقل أي شيء ولم تفعل أي شيء إنها بقت واقفة...
    Öldürülen senin babandı, ve sen Onun ölümünün intikamını almak için hiç birşey yapmıyorsun. Open Subtitles أنه كان والدك الذى تم قتله ولم تفعل أى شئ لتنتقم لقتله
    Parmağını kıpırdatmadın. Open Subtitles ولم تفعل شيئاً من أجلي
    Seninle tanıştığım ilk gün gibi uyuşturucu satacaktın ama satmadın. Open Subtitles حينما كنت ستتتاجر بالمخدرات ولم تفعل
    Yani aslında, öylece durup hiçbir şey yapmadın mı? Open Subtitles لذا أساساً. وَقفتَ بجانبهم ولم تفعل شئ ؟
    Kitabı uyarlaman için sana yarım milyon dolar ödendi ve sen öyle yapmadın. Open Subtitles استلمت 500 ألف دولار لتحويل كتاب لفيلم ولم تفعل
    Bunu sen başlatmadın ama bitirme fırsatın olduğu halde yapmadın. Open Subtitles لم تبدأ ذلك ولكن كانت لك فرصة لتنهي ذلك ولم تفعل
    Stadyumdaki çatışmaları, Arnavutları dövdüğünü, hiçbir şeyi bilmiyorsun, zaten bir şey de yapmadın. Open Subtitles صدامات الأستاد وضرب الألبانيين أنت لا تعلم شيئا ولم تفعل شيئا
    Benimle ilgilenmen gerekiyordu ve sen bunu yapmadın. Open Subtitles كانت من المفترض بك أن تعتني بي ولم تفعل.
    Ama sen yapmadın ve ben sonunda bir şey yapmıştım. Open Subtitles ولم تفعل أنت ذلك ثم فعلت شيئاً حيال الأمر
    Daha az evvel babanı şu kazıkla öldürebilme imkânı eline geçti ama yapmadın. Open Subtitles منذ دقيقة لاحت لك فرصة قتل أبيك بذاك الشيء ولم تفعل.
    Düzeltmek için 23 yılı vardı ama yapmadı. Open Subtitles وكان أمامها 23 سنة لتصحح ذلك، ولم تفعل
    Bir şey yapmadı. Open Subtitles ولم تفعل أي شيء
    Raporları gördün ve hiçbir şey yapmıyorsun. Open Subtitles لقد سبق ورأيت التقرير ولم تفعل شيئاً بعد
    Oberyn Martell katledildi ama sen kılını kıpırdatmadın. Open Subtitles تم قتل (أوبرين مارتيل) ولم تفعل شيء
    Seninle tanıştığım ilk gün gibi uyuşturucu satacaktın ama satmadın. Open Subtitles حينما كنت ستتتاجر بالمخدرات ولم تفعل

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus