Kapatmak için dışarı koştum bahçede meşe ağacı olduğunu unutmuşum. | Open Subtitles | جريت للخارج لأوقفه ونسيت أن لدينا شجرة بلوط |
Ve normal insanlarla takılmanın bu kadar büyüleyici olduğunu unutmuşum. | Open Subtitles | ونسيت أن التسكع مع الناس العادية |
Grey'e ihtiyacım vardı. Telefonunun sende olduğunu unutmuşum. | Open Subtitles | احتجت (غراي)، ونسيت أن هاتفها معكِ. |
Sınav sırasında onun montunu ödünç almış, sonra da çıkarmayı unutmuş olabilirim. | Open Subtitles | ربما إستعرت معطفه عندما أخذت الإمتحان ونسيت أن أخرجه - " غيدي " - |
Anlaşılan, Bayan de Winter, porseleni kendi kırmış ve söylemeyi unutmuş. | Open Subtitles | .... يبدو أن السيدة "دى وينتر" حطمت التمثال ونسيت أن تخبرنا بذلك |
Anlaşılan, Bayan de Winter, porseleni kendi kırmış ve söylemeyi unutmuş. | Open Subtitles | يبدو أن السيدة "دى وينتر" حطمت التمثال ونسيت أن تخبرنا بذلك أنا أسفة جداً ... |
Hardal koymayı unutmuş. | Open Subtitles | ونسيت أن تضع الخردل الكبير. |