| Evet, çocuklar, bugün Cumartesi gecesi, o yüzden rahatlayıp oyun oynayalım. | Open Subtitles | ..حسناً ياأطفال، إنها ليلة السبت، لذا مارأيكم بأن تسدلوا شعوركم ونلعب لعبة رمي القنابل |
| Buraya birkaç kız getirip "Lazer Görüşlü Striptiz Satrancı" oynayalım. | Open Subtitles | ندعو بعض الفتيات إلى هُنا ونلعب "شطرنج التعرّي وعوائق الليزر". |
| Bu yüzden onunla iyice oynarız sonra onun nasıl davrandığına bakarız. Böylelikle sezgimiz gelişir. | TED | لذا نحن نخرج خارج نطاق العمل .. ونلعب بالاشياء .. وندقق كيف تتجاوب مع ذلك ومن ثم نطور بداهتنا على هذا النحو |
| - Ne yani? Üçlü solitaire mi oynayacağız? Hayır, teşekkürler. | Open Subtitles | توأم كما تعلم ماذا,ونلعب السوليتير الثلاثى؟ |
| Aslında gece vardiyasında beraber çalıştığım arkadaşları poker oynamaya çağırdım. | Open Subtitles | في الحقيقة لقد دعوت كل من أعمل معهم في الوردية الليلية ليأتوا ونلعب البوكر |
| Ateşin karşısında çiftli solitaire ve Çin daması oynardık. Solitaire mi? Ben de oynarım. | Open Subtitles | ذكرتنى ونحن نجلس أمام النار ونلعب السوليتير المزدوج وقماش المربعات الصينى |
| Arkadaşlarımla birlikte dersi kırıp, oturma odasında sigara içiyor kıyasıya oyun oynuyoruz. | Open Subtitles | اصدقائي وأنا كنا نفوت الحصص ونجلس في الغرفة العامة وندخن. ونلعب كالمتوحشين. |
| Mesela üniversite havuzuna gidip su topu oynayabiliriz. | Open Subtitles | مثل الذهاب لحمام الجامعة ونلعب البولو المائي؟ |
| Tamam, evde oturup, monopoly oynayalım o zaman. Çok eğlenceliydi. | Open Subtitles | حسناً إذن، لنبقى في المنزل ونلعب الأحاجي مجدداً، كان ذلك ممتعاً |
| Daha ne kadar gideceğiz anne, durup oyun oynayalım. | Open Subtitles | كم ستطول المسافة بعدُ يا أمي؟ لنتوقف ونلعب |
| Sadece Şükran Günü ve yılbaşında kağıt oynayalım. | Open Subtitles | ونلعب الورق في الأعياد و المناسبات وحسب. |
| Yaşarız, çalışırız ve alışveriş yaparız ve oynarız, farklı yerlerde. | TED | نحن نعيش ونعمل ونتسوق ونلعب في أماكن مختلفة. |
| Işıkları kapatıp saklambaç oynarız. | Open Subtitles | علينا فقط أن نطفئ الأضواء ونلعب الغمضيّة أو أي شيء |
| Keyfimiz yerindeyse, oynarız ve içeriz. | Open Subtitles | وعندما نكون في مزاج سكر نقامر ونلعب ونشرب |
| Çocuklar birbirleriyle oynayacak, ve onlar uyuduğunda Amanda ve ben bir şişe şarap açıp kendi aramızda biraz oyun oynayacağız. | Open Subtitles | الأطفال سيلعبون سوية ومتى ينامون أماندا وأنا نفتح زجازة نبيذ ونلعب قليلا مع بعضنا |
| Tamam, dostum bu sabah yalnız sen ve ben varız eğleneceğiz ve oynayacağız. | Open Subtitles | حسنا يا رفيقي فقط أنت و أنا طوال اليوم و سنقضي وقتا ممتعا ونلعب معا |
| Tamam, dostum bu sabah yalnız sen ve ben varız eğleneceğiz ve oynayacağız. | Open Subtitles | حسنا يا رفيقي فقط أنت و أنا طوال اليوم و سنقضي وقتا ممتعا ونلعب معا |
| Mekanımıza gidip kafayı bulduktan sonra oyun oynamaya ne dersin? Bu fikri tuttum. | Open Subtitles | لنذهب لننتشي ونلعب ألعاب الفيديو ونتجاهل كل هذه الأشياء. تعجبني الكلمات التي تخرج من فمك. |
| Kamp yapar, düşmandan kurtulma ve öldürme oyunları oynardık. | Open Subtitles | نحن سنذهب للمخيم ونلعب ألعاب الحرب قتل وامساك العدو |
| Antibiyotik tedavisine başlıyoruz, TV seyrediyoruz ve video oyunu oynuyoruz. Harika bir gün olacak. | Open Subtitles | حسنا، سنجلب مضاد الحيوي وثم سنشاهد التلفاز ونلعب ألعاب فيديو سنحظى بيوم ممتع |
| Şu anda bu App Store'da bulunan bedava bir uygulama, eğer içinizden birinin telefonunda bu uygulama varsa, kelimenin tam anlamıyla robotun kontrolünü paylaşabilir ve beraber oyunlar oynayabiliriz. | TED | هذا هو تطبيق مجاني في متجر البرامج، لذا إذا كان أي منكم لديه البرنامج على الهاتف، يمكننا حرفيا أن نتشارك التحكم بالروبوت ونلعب ألعابا سوية. |
| Hepinizin gördüğü üzere, bu cihaz oyun oynamak, satın almak ya da satmak ve video izlemek için. | TED | لمعظمكم، هذا مجرد جهاز لنشتريه، ونبيعه، ونلعب به ونشاهد عليه الفيديو. |
| E Hayat. 3 boyutlu gerçeklikteki bir dünyada yaşabileceğimiz ve oyun oynayabileceğimiz yer. | Open Subtitles | أ الحياة، حيث يمكننا أن نعمل ونلعب في عالم حيّ حقيقي ثلاثي الأبعاد |
| Bisiklet sürdük, kardeşlerinle basket oynadık. Hiçbir şey değişmedi. | Open Subtitles | كنا نركب الدرجات ونلعب السله مع إخوانك لم يتغير شئ |
| Gerçekten bir araya gelip bir başka yüzyıl için bu gezegende hayatta kalma mücadelesi vermek için oyun oynayacağımızı umuyorum. | TED | أتمنى حقيقة أن نعمل سوياً ونلعب الألعاب المهمة، لنحيا على هذا الكوكب لقرن قادم. |
| Birkaç dakika benimle oynayıp sonra işe giderdi. | Open Subtitles | ليبقى بجانبي ونلعب لمدة أطول لكنه فقط كان يغادر للعمل |
| Teknoloji dünyamızı tam olarak anladığında, etkileşim kurduğumuz yönteme, çalıştığımız yönteme ve oynadığımız yönteme yeniden dönüşecek. | TED | حين تفهم التقنية عالمنا حقاً، فإنها ستغير الطريقة التي نتفاعل بها، والطريقة التي نعمل ونلعب بها. |