| Pek çok insana kapı, pencere verdim. | Open Subtitles | لقد وهبت الكثير من الأبواب و النوافذ للعديد من الأشخاص |
| Tüm ülkedeki ücretsiz kliniklere parayı verdim. Bu iyi bir şey. | Open Subtitles | لقد وهبت المال لعيادات مجانية عبر البلاد وهذا شيء خيّر |
| Uzun zaman önce hayatımı bu canavarlarla savaşmaya adadım. | Open Subtitles | منذ وقت طويل، وهبت حياتي لدحر أولئك الوحوش. |
| Hayatımı adadım ona. Hepimiz hayatımızı Gece Nöbeti'ne adadık. | Open Subtitles | لقد وهبت حياني ونحن جميعاً وهبّنا حياتنا للحراسة الليلية |
| Koloniye bir hediye verdin. Bize zaman kazandırdın. | Open Subtitles | إنّك وهبت المستعمرة هدية، وفّرت لنا مزيدًا من الوقت. |
| Benim için hayatını verdi ve bunun için ona sonsuza dek minnettar kalacağım. | Open Subtitles | لقد وهبت حياتها لي ولذلك, أنا ممتن لها للأبد |
| Merhaba? Hey adamım klise senin Hint eşyaları birilerine vermiş bile | Open Subtitles | يا رجل, لقد وهبت الكنيسة أشيائك الهندية القديمة بالفعل |
| Bana verilen bilgelik, insanlarımın iyiliği içindir. | Open Subtitles | أياً كانت الحكمة التى وهبت لى فإنها من أجل مصلحة شعبى |
| Hayatimin çok uzun bir bölümünü CIA'e verdim arkadaslarim yerine, ailem yerine onlari tercih ettim o zamanlar yapilacak dogru sey bu gibiydi ama artik farkli birisiyim. | Open Subtitles | لقد وهبت حياتي للإستخبارات لمدة طويلة وفضلتها على عائلتي وأصدقائي, وذلك كان الخيار الصحيح في ذلك الوقت |
| O uğursuz gün için, hayatımın aşkına ben kalbimi verdim sırf onun ezip geçebileceği boş bir kutu olsun diye. | Open Subtitles | لأنه في ذلك اليوم المصيري وهبت قلبي إلى حب حياتي فقط لكي تحطمه كالعلب الفارغة |
| Babana her şeyimi verdim. Sevgimi, güvenimi, yirmili yaşlarımı. | Open Subtitles | وهبت والدك كلّ شيء، حبّي وثقتي وعشرينيّاتي. |
| Bu derneğe yıllarımı verdim ben, sırf insanları, kimliğimizi koruyabilelim diye! | Open Subtitles | لقد وهبت حياتي لهذه المنظمة، لأرعى قومنا وأحافظ على هويتنا. |
| Kendimi aileme seçmenlerime, ülkeme adadım. | Open Subtitles | لقد وهبت حياتي لعائلتي والناس الذين في مقاطعتي، والأمة بالكامل |
| Ben hayatımı o işe adadım, neden kaybettiğimi öğrenmek istiyorum! | Open Subtitles | وهبت حياتي لهذه الوظيفة وأود معرفة سبب خسارتي لها |
| Hayatımı bu kasabaya adadım ve karşılığını nasıl alıyorum? | Open Subtitles | وهبت حياتي لهذه المدينة وعلام أحصل في المقابل؟ |
| Yani benim arabamı verdin? | Open Subtitles | اذا لقد وهبت سيارتي ؟ |
| 100 milyonu verdin mi? | Open Subtitles | وهبت المائة مليون دولار؟ |
| Söz verdin! Ben ruhumu, hepimize kurtuluş vaadeden Ori'a verdim. | Open Subtitles | وهبت روحي لخدمة الـ((أوراي)) الذين عرضوا علينا الخلاص |
| Kedi Tanrısı, Bastet, Klopatra'ya üstünde kedi gözü mücevheri olan bir gerdanlık verdi,Mısır'ın kraliçesine. | Open Subtitles | آلهة القطط باستيت وهبت قلادة مميزة ،بها جوهرة عين القطة إلى كليوباترا حاكمة مصر |
| Ona bir ruh ve zihin verdi. | Open Subtitles | و وهبت روحا و عقلا |
| Kayıtlara göre mahkeme oğullarının velayetini annesine vermiş. | Open Subtitles | تقول التقارير أنها وهبت حضانة طفله لكنه زاحف |
| Sana verilen hayatı değerlendiremedin. | Open Subtitles | .. أسميك الذى لا يستحق الحياة التى وهبت لك |
| Yardım kuruluşlarına bir milyar dolar bağışladım. | Open Subtitles | لقد وهبت مليار دولار للأعمال الخيرية |