"وهذا يقودني إلى" - Traduction Arabe en Turc

    • bu da bizi
        
    • getiriyor
        
    • ve bu beni
        
    bu da bizi, benim insana zulüm dediğim dördüncü noktaya getiriyor. TED وهذا يقودني إلى النقطة الرابعة، وهو ما أدعوه بالقسوة الإنسانية.
    bu da bizi kalkındırmanın üçüncü ve bana kalırsa en önemli değişimine getiriyor: açık yönetişim. Artık vatandaşlar seslerinin duyulmasını ve hesap verilmesini talep ederken, hükümetler dışa açılıyor. TED وهذا يقودني إلى ثالث، وفي رأيي، أهم تحول في التنمية: اﻹدارة المفتوحة. الحكومات اليوم تنفتح كما يطالب المواطنون بسماع أصواتهم وبالمساءلة.
    Bu da beni öğrendiğim ikinci şeye getiriyor: Rakibini asla hafife alma. TED وهذا يقودني إلى الدرس الثاني : لا تقلل من شأن خصمك أبداً.
    ve bu beni bilimin coğrafya sorununun ikinci sebebine getiriyor. TED وهذا يقودني إلى السبب الثاني لمعاناة العلم من عقبةٍ جغرافية.
    ve bu beni ikinci ilkeye getiriyor: Asla yetinmeyin. TED وهذا يقودني إلى المبدأ الثاني: عدم الإكتفاء بما لدينا.
    Bu da beni şirketlerin yardım edebileceği son konuya getiriyor. TED وهذا يقودني إلى الطريقة الأخيرة التي يمكن للشركات أن تقوم بها.
    Bu beni son konuma getiriyor ve bu temel bir konu. TED وهذا يقودني إلى آخر نقطة وهي نقطة جوهرية
    ve bu beni bugün yüzleştiğimiz zorluğa getirdi, bu otomasyonun bizim için getirdiği sorun. TED وهذا يقودني إلى التحدي الذي نواجهه اليوم، التحدي الذي يطرحه علينا التشغيل الآلي.
    ve bu beni bu arabanın parti parçasına götürdü. Open Subtitles وهذا يقودني إلى قطعة الطرف هذه السيارة.
    Ama onu düşünmeden duramıyorum ve bu beni deli ediyor. Open Subtitles وهذا يقودني إلى الجنون.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus