| Sen ve kardeşin Bridget Street çetesini yönetiyordunuz. | Open Subtitles | أنتَ و أخيك كُنتُما تُديران عِصابَة شارِع بريدجيز | 
| Sen ve kardeşin geri dönün, evimi kontrol edin. | Open Subtitles | آمل أنك و أخيك عليكما ترك المكان تذكر لا تتلاعب معي | 
| Bak, büyürken sana ve kardeşine sert davrandığımı biliyorum, ama bunu anlamalısın, ama annen öldüğünde, sizi kendi başıma büyütmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | انظُر، أعرفُ أني كُنتُ قاسياً في تَربيتِكَ أنتَ و أخيك لكن عليكَ ان تَفهَم عِندما ماتَت والِدَتُك كانَ عليَّ أن أُرَبيكُم لوَحدي | 
| Fakat, senin olayıdaki benzerliklere de bakarak sana ve kardeşine birisi aklına gekiyormu? | Open Subtitles | ، لكن بسبب تشابُهُ الظروف أبمكانِكٌ بأن تفكرُ بأحدِهم أرادٌ بأن يؤذيكُ أنت و أخيك ؟ | 
| Ve senin evleneceğin kızın benim çocukluk arkadaşım çıkması ve kardeşinin benden hoşlanması benim suçum değil. | Open Subtitles | ..ماهو خطأي إذا كانت الفتاة التي ستتزوجها تكون صديقة طفولتي و أخيك أُعجب بي في زواجك | 
| Sen ve abin bu gibi şeyleri avlıyorsunuz. | Open Subtitles | أنت و أخيك تقومون بمطاردة هذه النوعية من الأشياء نعم تقريبا لا أصدّق هذا | 
| Annen bir gün seni ve abini bırakıp kaçsa nereye gittiğini ve ne zaman döneceğini söylemese, sonra bir fahişe gibi doğru dürüst tanımadığı birinin koynuna girse... | Open Subtitles | أنت و أخيك في ليلة ما و لم تخبركما إلى أين ذهبت أو متى تعود , و من ثم ألقت نفسها | 
| Evet kardeşin ve baş meleklerine karşı öfkeni biliyorum. | Open Subtitles | أجل أعلم بشأن المشكلة بينكِ أنت و أخيك و الملائكته الساميين | 
| Şimdi erkek oldun. Seninle ve kardeşinle gurur duyuyoruz. | Open Subtitles | نحن سعيدين من أجلك و أخيك يجب عليه ذلك أيضاً | 
| Baban ve kardeşin beni görmek istemiyorsanız umursamıyorum. | Open Subtitles | إن كان أبيك و أخيك لا يرغبون في مقابلتي لا بأس بهذا. | 
| Evet ve kardeşin binanın içini doldurmamda yardım edecek. Üzerinde bilgisayar olan bir masa gördüm. | Open Subtitles | أجل و أخيك سيساعدنى فى ملأ الفراغات أنا أرى طاوله | 
| Sen, onların, gerçekten baban ve kardeşin olduğunu ifade edersin? | Open Subtitles | هل تعني أنهم أبيك و أخيك الحقيقيون؟ | 
| Courtney ve kardeşin bana düğün hazırlıkları için yardım ediyorlar. | Open Subtitles | كورتني) و أخيك يساعدانني) في ترتيبات الزفاف | 
| ve kardeşin. | Open Subtitles | . و أخيك | 
| Nerede olduğunu söyle; sana ve kardeşine zarar vermiyeyim. | Open Subtitles | أخبريني بمكانه و لن أؤذيك أنتي و أخيك | 
| Annen ve kardeşine bağlanmak için zamanı tanır. | Open Subtitles | يعطي لأمك و أخيك الفرصة للاختلاط وحدهما | 
| Kimse Crowley ve kardeşinin yerini bilmiyor. | Open Subtitles | لا أحد يعرف مكان (كراولي) و أخيك | 
| Sen ve abin benim tüm dünyamsınız. | Open Subtitles | أنتِ و أخيك عالمي بأكمله | 
| Sam, kardeşin ve sensiz, benim hayatım biter. | Open Subtitles | سام.. بدونك أنت و أخيك لا وجود لحياتى | 
| - Sen ve kardeşinle yatın. | Open Subtitles | عليك اللعنة أنت و أخيك |