| Hayatımıza... Ama yapamıyor. Ve yemin ederim ki o ayı yüzünden. | Open Subtitles | حياتنا، و لا يستطيع و أقسم أن السبب هو هذا الدبدوب |
| Yanlış adamla uğraştınız... Ve yemin ederim ki.... bunun için sizi öldüreceğim. | Open Subtitles | حاولت العبث مع الرجل الخاطئ و أقسم لك سأقتلك |
| Röportajı için geldi Ve yemin ederim yüzü hiç oynamadı. | Open Subtitles | , جاء إلى المقابلة و أقسم لك لم يكن يستطيع تحريك وجهه |
| 9:30'da eve varmıştım. Bunu ispatlayabilirim. Mahkemede tanık sandalyesinde ya da dışarıda, her yerde yemin edebilirim. | Open Subtitles | يمكننى أن أثبت ذلك و أقسم عليه ، داخل و خارج المحكمة ، على منصة الشهود ، فى أى مكان |
| Bütün şerefimle ve yeminimle... borcumu ödeyeceğim, bir gün, bir şekilde". | Open Subtitles | أقف أمام أقراني و أقسم سأرد دينه , يوما ما , بطريقة ما |
| Ve yemin ederim, eğer ki biriniz bir saniyeliğine bile yüzünü çevirirse onlara "keşke biz evlatlık verilseymişiz" dedirtirim. | Open Subtitles | و أقسم , إن أشاح أحدكم بناظريه .. و لو للحظة سأجعله يتمنى لو أنه ميت |
| Ama sen onu çoktan kaybettin, ...Ve yemin ederim seni bir daha onun yanına yaklaştırmayacağım. | Open Subtitles | باستثناء أنكِ قد سبق و فقدتها و أقسم بألا أدعك تقتربين منها مجددا |
| Ve yemin ederim, Uzay Yolu sandalyeleri hakkında bir espri daha duymak zorunda kalırsam... | Open Subtitles | و أقسم أننى اذا اضطررت لسماع مزحه أخرى بشأن مقاعد حرب النجوم |
| Ve yemin ederim eğer herhangi bir şeye öfkelenirsem, oyun biter. | Open Subtitles | و أقسم لكِ أنني إذا غضبت لأيّ سبب سينتهي ما بيننا على الفور |
| Onu indireceğim Angela Ve yemin ederim ki sen de onunla beraber gideceksin. | Open Subtitles | سيسقط يا أنجيلا ، و أقسم لكٍ سوف تسقطين معه |
| Ve yemin ederim tehlikeli biri değilim ve ben ısmarlayacağım. | Open Subtitles | و أقسم أنني لستُ خطرة و سأدفع الحساب |
| yemin ederim ki tıpış tıpış yürümeye başlayan bir çocuğun bile çiğnemek, yutkunmak ve sindirmenin karmaşıklığı konusunda senden fazla kavrayışı vardır. | Open Subtitles | على وجود وظائف جسدية سيئة و أقسم لك أني مازلت أحاول فهم كيف تأكل وتبلع وتهضم |
| Ama hakediyormuşum gibi davranmayı bana bahşedersen yemin ederim ki birlikte geçireceğimiz tüm hayatımız boyunca tek bir kıskançlık kelimesi bile etmem. | Open Subtitles | لكن ، أيمكنكِ أن تتظاهري بالعكس و أقسم لكِ ، لن أنطق بأية كلمةٍ عن الغيره لما تبقى من حياتنا |
| Ama onu tanıyorum. yemin ederim ki, eski ortağını öldürmüş olmasına imkân yok. | Open Subtitles | و أقسم لكِ, أنهُ من المستحيل أنهُ قتل شريكهُ القديم |
| Tanrı'ya yemin ederim ki, bulduğunda onu kurtarman için sana yardım edeceğim. | Open Subtitles | و أقسم بالله أنّك عندما تفعل ذلك فسأساعدك علي أنقاذها |
| Geçen gün rehin dükkânındaydım da seninkinin tıpatıp aynısını gördüğüme yemin edebilirim. | Open Subtitles | لقد رأيتهم في المتجر في ذلك اليوم و أقسم بأنتي رأيت حلقات تبدو بالضبط مثل حلقاتك |
| Bir adamla atıştı ve beni onunla kavga etmeye ittiğine yemin edebilirim. | Open Subtitles | لقد كادت ان تتعارك مع رجل ما و أقسم انها كانت تدفعني لقتاله |
| "Bütün şerefimle ve yeminimle, borcumu ödeyeceğim, bir gün, bir şekilde". | Open Subtitles | و أقف أمام أقراني و أقسم سأرد دينه , يوما ما , بطريقة ما |