Ve böylece aklımda Kuzey Kutbu'nda tam anlamıyla yüzlerce ve yüzlerce kez yüzdüm. | TED | و اذن حرفيا سبحت عبر القطب الشمالي مئات و مئات المرات في عقلي. |
Bir şans oyununda milyonlarca doları ve yüzlerce hayatı riske attığımız izlenimine kapıldım. | Open Subtitles | لقد جائني إنطباع أننا نخاطر بملايين الدولارات... و مئات الأرواح في لعبة حظ... |
Merdiven boşlukları, depolar ve yüzlerce dükkanın dışında... koskoca bir dünya var altımızda. | Open Subtitles | حسنا بصرف النظر ع السلالم المخازن و مئات المحلات يوجد مساحة كبيرة تحت اقدامنا |
Yüzlerce ve yüzlerce insanlar, çok aktif ve değişik yeteneklere sahipler ve geliştirmek istedikleri meseleleri var. | Open Subtitles | مئات و مئات من الناس, هم نشيطونَ جدّاً في هذا و لديهم مهارات متفاوتة و لديهم حالات متفاوتة يريدونَ أن يُطوروها. |
Son yüz yılda ABD'de, gelir 30 kat arttı ve yüzbinlerce insan yoksulluktan kurtuldu. | TED | في الولايات المتحدة خلال المئة سنة الماضية تضاعف الدخل تلاثون مرة و مئات الاف من الناس خرجوا من مرحلة الفقر |
ve yüzbinlerce kuşun gökyüzünden öylece düşmesinden! | Open Subtitles | و مئات الآلاف من الطيور تتساقط من السماء |
Her şehirde yüzlerce ve yüzlerce insanlar sokakları doldurmuşlardı. | Open Subtitles | مئات و مئات من الناس من كلِ مدينة, {\fnsegoe UI semibold\fs40}{\pos(192,201 )\fs40}ولاية بورتلاند , أوريغون فقط... |
Onbinler ve yüzbinlerce yıl boyunca teşfik edici belli şeyleri bulmak için geliştik ve zeki ve uygar varlıklar olarak sorun çözmek ve öğrenmekten fazlasıyla teşfik oluyoruz. | TED | عبر عشرات و مئات آلاف السنين, تطورنا لإيجاد أشياء معينة تحفزنا, و ككائنات متطورة جداً و متحضرة, حُفزنا بشكل كبير بواسطة حل المشاكل و التعلم. |