| Sanırım Eskiler'in dilinde konuşuyor. Sanırım iletişim cihazı tercüme ediyor. | Open Subtitles | لا أظنه يتحدث بلغة القدماء أعتقد أن جهاز الاتصال يترجم لنا |
| Dinleyin! Kimler bu cümleyi tercüme edebilirse el kaldırsın! | Open Subtitles | أنتباه، من يعرف أن يترجم هذه الجملة فـلـيرفع يده |
| Biraz ağırdır, fiyatı da tuzlu. Ancak içinde dünya genelinde konuşulan 200 dil için bir tercüme programı var. | Open Subtitles | إنّه ثقيل وغالٍ، لكنّه يحتوي برنامج ترجمة يترجم 200 لغة. |
| (Arapça) Ve bunun kabaca tercümesi: "N'olur, elini tutmama izin ver. | TED | عربي وهذا يترجم تقريباً ارجوك أن تدعني أمسك يدك |
| Bir derleyicin olması lazım, okunabilir kaynak kodlarını... çevirebilen bir derleyici yani herkesin anlayabileceği şekilde numaralara çeviren. | Open Subtitles | ونحن بحاجة الى مصنف وهو الذي يترجم البرنامج من نص مفهوم للمبرمجين الى أرقام ثنائية |
| Sen ya da F.D.A.'dan bunları İngilizceye çevirebilecek birilerini tanıyan var mı? | Open Subtitles | هل أنت أو أي أحد في منظمة الأغذية والأدوية يستطيع أن يترجم هذه للإنجليزية من أجلي؟ |
| Rodrigo'yu öldürmek savaş ilanı olarak yorumlanabilir. | Open Subtitles | قتل رودريغو يمكن ان يترجم كاعلان حرب |
| Bu küçük bey, bu iki kafanın içindeki tüm bilgileri bize tercüme ediyor. | Open Subtitles | هذا الصغير كان يترجم لنا كل المعلومات القادمة من هاتان الرأسان |
| Görüntüyü tercüme ediyor. Ne teknoloji, değil mi? | Open Subtitles | إنه يترجم الصور لنصوص التكنولوجيا، أليس كذلك؟ |
| Bu kitabı getirmiş, ve tercüme edilmesi gerekiyor. | Open Subtitles | الآن انظر, يريد من يترجم له هذا الكتاب |
| - Belki mührü tercüme edebilir. - Tabi canım. | Open Subtitles | من المحتمل أنه يستطيع أن يترجم الختم- صحيح- |
| İlk bölümü burası, kabaca tercüme edersek. | Open Subtitles | الجزء الأول، هنا، يترجم تقريبا ك، "أنا الفظّ. |
| Benim için tercüme edene kadar bekleyeceksin "maymun"! | Open Subtitles | والآن تنتظر حتى يترجم من لغة القردة |
| Kafana girdi mi, yoksa birine tercüme mi ettireyim? | Open Subtitles | هل هذا واضح أم أحضر لك شخص يترجم لك ؟ |
| Şiirleri tercüme etmek zordur. Mezar kazıcı sövüp sayarken, yumruk büyüklüğünde bir toprak düşer. | Open Subtitles | من الصعب أن يترجم الشِعر "قبضة سقوط الأرض كحال حفار القبور, فهو يقسم ويبصق" |
| Marshall yazıyı tercüme ettirmiş ve bu kâğıt onu ta Chinatown'un göbeğinde bir yere götürmüş. | Open Subtitles | مارشال" أراد أن يترجم الكتابة لقد" قادته في عمق الحي الصيني |
| Ve elçi orada tableti tercüme ediyor. | Open Subtitles | وذالك النبي يترجم الألواح بسرعة جنونية |
| Toplantıyı Rossigneux mu tercüme edecek? | Open Subtitles | روزنييه سوف يترجم في الإجتماع ؟ |
| Kim tercüme edebilir bu hangi dil bu? | Open Subtitles | .. أيمكن لأحداً ان يترجم أي لغة؟ |
| Bana derdini anlattığında onun için tercüme yapıyordu. | Open Subtitles | ذلك من كان يترجم له عندما تواصل معي |
| Bana kızma ama Kyla'nın kabilesinin adının tercümesi "biçim gezginleri"ymiş. | Open Subtitles | لا تقتل مبلغ الرسالة لكني وجدت أن إسم كايلا الثلاثي يترجم إلى المتحولة |
| Notlarına el koyduk ama Rusça çevirebilen bir mikrobiyoloji uzmanı lazım bize. | Open Subtitles | حجزنا دفاتر ملاحظاته ولكننا سنحتاج خبيراً في علم الأحياء المجهرية ويمكنه أيضاً أن يترجم الروسية |
| Sen ya da FDA'dan bir başkası bunları benim için dilimize çevirebilecek birisini tanıyor mu? | Open Subtitles | هل أنت أو أي أحد في منظمة الأغذية والأدوية يستطيع أن يترجم هذه للإنجليزية من أجلي؟ |
| Bu konuda konuşmak istememem, Howard Wolowitz'in, değeri milyon dolarlar eden hükümet malının zarar görmesindeki tek suçlu olduğunun kanıtı olarak yorumlanabilir. | Open Subtitles | عزوفي لمناقشة الموضوع لا يجب أن يترجم كدليل لـ لوم (هاوارد ووليتز) في الدمار لأملاك حكومية تقدر بملايين الدولارات |