"يتمنّى" - Traduction Arabe en Turc

• umut
• dilediğini
• dilek

Ama bir hayalet gördüysen onun hala yaşadığını umut edemezsin.
لكنّك لا تستطيع رؤية الشبح وما زال يتمنّى إيجاد حيّها.

Sandviç. Bir adamın umut edebileceği en iyi elemanlar.
هؤلاء الشباب هم أفضل ما قد يتمنّى المرء على الإطلاق

Sana iyi geceler dilediğini söylememi istedi.
قال لي أن أخبركِ أنّه يتمنّى لكِ ليلة سعيدة.

Onun yerine ölmüş olmayı dilediğini biliyorum.
أعلم أنّه يتمنّى لو أنّه كان بمكانها.

Doktor, bir rahibe dilek veya arzuları olan birisi değildir.
يا طبيب، الراهبة ليست شخصاً يتمنّى أو يرغب.

Ama önemli olan o şeyden dilek dileyebilmen.
لكنّ المهمّ هو أنّ بإمكان المرء أنْ يتمنّى عبرها

Hala umut var.
حسنا، هناك ما زال يتمنّى.

O portaldan geçmemi engelleyebilmeyi dilediğini biliyorum.
أعرف أنّه يتمنّى لو لمْ يفلتني في تلكالبوّابةوأعرفشدّةندمه لكنْ ...

dilek bile tutmadı.
لم يتمنّى أمنية حتّى