| Şehrin öbür tarafında 10 dakika içinde bir toplantım var, o yüzden acele etmeliyim. | Open Subtitles | لديّ إجتماع بالمدينة خلال 10 دقائق، لذا يجب أن أسرع. |
| İyi fikir. acele etmeliyim. | Open Subtitles | عادل بما فيه الكفاية، يجب أن أسرع |
| Acele etmem gerek. Çilekleri toplamama yardım et. | Open Subtitles | يجب أن أسرع ساعدني في جمع التوت |
| Acele etmem gerek. Çilekleri toplamama yardım et. | Open Subtitles | يجب أن أسرع ساعدني في جمع التوت |
| Arabam bekliyor. Acele etmem lazım. | Open Subtitles | السيارة في انتظاري، يجب أن أسرع |
| Bu filmi bitirmek için Acele etmem lazım. | Open Subtitles | يجب أن أسرع في انهاء الفيلم |
| Eski bir dostuma gideceğim. Sağolun ama gitmeliyim. | Open Subtitles | يجب على أن اقابل صديقاً قديماً شكراً على كل حال ولكن يجب أن أسرع |
| Benim şimdi acelem var, işe gitmek zorundayım. | Open Subtitles | لكن الآن يجب أن أسرع عليه أن أذهب إلى العمل |
| İyi fikir. acele etmeliyim. | Open Subtitles | عادل بما فيه الكفاية، يجب أن أسرع |
| Teşekkürler Rahibe. acele etmeliyim. | Open Subtitles | أشكرك يا أماه يجب أن أسرع |
| İzin verirseniz, acele etmeliyim. | Open Subtitles | إذا سمحت لى ، يجب أن أسرع |
| Şimdi, cidden Acele etmem gerek. Eriyor. | Open Subtitles | يجب أن أسرع الآن, إنها تذوب |
| Acele etmem gerek! | Open Subtitles | ! يجب أن أسرع |
| Acele etmem lazım. | Open Subtitles | يجب أن أسرع |
| Acele etmem lazım. | Open Subtitles | يجب أن أسرع. |
| - Acele etmem lazım. | Open Subtitles | يجب أن أسرع |
| Fransızca sınıfına gitmeliyim ama yarın maça seni görmeye geleceğimi bilmeni istedim. | Open Subtitles | يجب أن أسرع لصف الفرنسيه ولكني أردتك أن تعلم أني قادمه لأراك تلعب مساء الغد |
| Sağ olun.Çok geç kaldım. gitmeliyim. Hoşça kal denizci. | Open Subtitles | شكراً ، لقد تأخرت جداً الآن يجب أن أسرع |
| gitmeliyim. Bir ara uğra, görüşelim. Seni özledik. | Open Subtitles | يجب أن أسرع ، تعالى لرؤيتنا إننا نفتقدك |
| İyi akşamlar, Mary. acelem var. Pazartesi görüşürüz. | Open Subtitles | ليلة سعيدة، (ماري) أنا يجب أن أسرع أراك يوم الاثنين |