"يجب أن نخرج من" - Traduction Arabe en Turc

• çıkmamız gerek
• çıkmamız lazım
• çıkmak zorundayız
• gitmeliyiz
• çıkmamız gerekiyor
• gitmemiz gerek
• hemen çıkmalıyız
• gitmemiz gerekiyor
• Çıkalım
• çıkacağız
• kurtulmalıyız
• gitmemiz lazım

Buradan çıkmamız gerek. Çıkalım. Ben toplanmaya başIıyorum, Haşmetmeapları.
يجب أن نخرج من هنا بدأت فى إعداد الحقائب يا صاحب السمو الأساسيات فقط

Buradan çıkmamız gerek. Yardım bulmalıyız.
. يجب أن نخرج من هنا ، يجب أن نجلب المساعدة

Aslında kötü hiçbir şey olmadı. Buradan çıkmamız lazım şimdi.
لاشيء سيئ حدث فعلا والان يجب أن نخرج من هنا

Gelen Nakliye Kamyonu! - Buradan hemen çıkmak zorundayız.
إنها شاحنة التحرك يا وودى يجب أن نخرج من هنا

Bu çok fazla yakın. Hadi buradan gitmeliyiz.
أنه طريق قريب جدا تعالِ، نحن يجب أن نخرج من هنا

Haydi. Hayatım, buradan çıkmamız gerekiyor.
هيّا حبيبتي , يجب أن نخرج من هنا , موافقة؟

- Buradan gitmemiz gerek. - Yaptığım hesaplamalar doğru ise...
يجب أن نخرج من هنا إذا كانت حساباتي صحيحة

Nefes bile alamıyoruz. Buradan hemen çıkmalıyız.
نحن حتى لا نستطيع أن نتنفس يا رجل يجب أن نخرج من هنا

Buradan gitmemiz gerek. Sokaklardan çıkmamız gerek.
يجب أن نبتعد من هنا يجب أن نخرج من الشارع.

Lanet "5-0"lar geldi. Buradan hemen çıkmamız gerek.
جاءت الشرطة يجب أن نخرج من هنا

Fakat önce, evden çıkmamız gerek.
ولكن أولاً، يجب أن نخرج من المنزل

Pekâlâ, dinleyin, buradan çıkmamız lazım.
لابأس،اسمع ، يجب أن نخرج من هنا ، حسنا ؟

Kumadamlar dönmeden buradan çıkmamız lazım.
يجب أن نخرج من هنا قبل ان يعود الناس

Gidelim dostum. Buradan çıkmamız lazım.
لنذهب يارجل ، يجب أن نخرج من هنا

- Woody! Gelen Nakliye Kamyonu! - Buradan hemen çıkmak zorundayız.
إنها شاحنة التحرك يا وودى يجب أن نخرج من هنا

Şimdi buradan çıkmak zorundayız. Gece olmadan kendimizi kilitlemeliyiz.
يجب أن نخرج من هنا الآن، لنصفّد أنفسنا قبل اللّيل.

Hala fırsatımız varken, buradan hemen gitmeliyiz!
أعتقد أننا يجب أن نخرج من هنا بينما هو هادئ

Hadi, Andy bizi görmeden önce buradan gitmeliyiz.
هيا, يجب أن نخرج من هنا قبل أن يرانا, أندي

Karanlık çökmeden buradan çıkmamız gerekiyor.
يجب أن نخرج من هنا قبل أن يحل الظلام في الخارج

Seni yakmış. Tamam buradan çıkmamız gerekiyor. O adam sana ne istediğini söyledi mi?
حسناً، يجب أن نخرج من هنا، هل أخبرك هذا الرجل بما يريده ؟

Bu işin düzgün bitmesi imkansız. gitmemiz gerek.
هيهات أن ينقضي هذا الأمر على خير، يجب أن نخرج من هنا

İnceleyecek zaman yok Buradan hemen çıkmalıyız
ليس هناك وقت للإكتشاف يجب أن نخرج من هنا

- Enerji artışı devam ediyor, efendim. - Silahlara enerji yüklüyorlar. Albay, buradan gitmemiz gerekiyor.
تراكم طاقة يستمرّ، سيدى انهم يذخروا اسلحتهم عقيد، نحن يجب أن نخرج من هنا

Buradan dışarı çıkacağız. Dedem geldiğinde de ona yardım edeceğiz.
يجب أن نخرج من هنا لنساعد جدى حينما يأتى

Bu pislik yuvasından bir an önce kurtulmalıyız. Bir şeyler vurmalıyım!
يجب أن نخرج من هذه القذارة بسرعة أريد أن أقتل أحدهم

Buradan gitmemiz lazım. Güvenli değil burası.
يا صاحبي ، يجب أن نخرج من هنا المكان ليس آمن هنا