|    Bu Sakson hatlarının arkasından geçeceğimiz anlamına geliyor.    | Open Subtitles |     هذا يعنى أننا سنضطر للعبور خلف خطوط السكسونين،ذلك أفضل طريق نختاره    | 
|    Parsons'ın kurallarına göre oynuyoruz, bu da yanlış bir şey yaptığımızı kabul ettiğimiz anlamına geliyor.    | Open Subtitles |     اذا لعبنا وفق قواعد بارسونز هذا يعنى أننا نعترف أننا قمنا بشئ خاطئ    | 
|    Güç kesintisi, basıncı serbest bırakmak için vanaları açamayacağımız anlamına geliyor.    | Open Subtitles |     القصور فى الطاقة يعنى أننا لا نستطيع فتح الصمامات لأطلاقه    | 
|    Bu da demek oluyor ki bu yolun etrafını tarayacağız.    | Open Subtitles |     وهذا يعنى أننا سنُمشط نطاق واسع فى . هَذا المكان    | 
|    Yani demek oluyor ki, görünüş değiştirme şeklinde hareket edip kızı kendi ajanlarımızdan biriyle değiş-tokuş yapmamız gerekiyor.    | Open Subtitles |     وهذا يعنى أننا يجب أن نبدّلها باحدى عميلاتنا لا أعرف اذا كان الوقت يكفى    | 
|    Bu da demektir ki onu patlatmamız gerekecek.    | Open Subtitles |     هذا يعنى أننا يجب أن نفجره الآن, الباب ليس له جرس إنذار    | 
|    Bu gece burada olacağımız anlamına geliyor.    | Open Subtitles |     هذا يعنى أننا سنتأخر هنا الليلة    | 
|    Sanırım bu hâlâ arkadaş olmadığımız anlamına geliyor.    | Open Subtitles |     و أعتقد أن هذا يعنى أننا لم نعد أصدقاء    | 
|    Bu da aklımızı sadece buna vermemiz anlamına geliyor.    | Open Subtitles |     مما يعنى أننا يجب أن نعمل كعقل واحد    | 
|    - Bu sonuncuyu duymadığımız anlamına geliyor.    | Open Subtitles |     -هذا يعنى أننا لم نسمع بالأخير بعد    | 
|    Bir şeye yaklaştığımız anlamına geliyor.    | Open Subtitles |     هذا يعنى أننا فى خضم شئ ما    | 
|    Yani demek oluyor ki, görünüş değiştirme şeklinde hareket edip kızı kendi ajanlarımızdan biriyle değiş-tokuş yapmamız gerekiyor.    | Open Subtitles |     وهذا يعنى أننا يجب أن نبدّلها باحدى عميلاتنا    | 
|    Bu, açlık sınırına dokuz meyve tanesi mesafedeyiz demek oluyor. Üzgünüm.    | Open Subtitles |     هذا يعنى أننا على بعد تسع خطوات من الجوع    | 
|    Bu da demek oluyor ki, sağ kalanlardan öğrenebildiğimizden daha fazlasını ondan öğreneceğiz.    | Open Subtitles |     مما يعنى أننا سيكون لدينا مزيداً منهم. و لن نفعلها بسهولة،    | 
|    Önemli değil. Bu aramız düzeliyor mu demek oluyor?    | Open Subtitles |     لاداعى للشكر هل هذا يعنى أننا على طريق الصلح مجدداً؟    | 
|    Hiç şüphem yoktu. Sanırım bu da piyasaya girdik demek oluyor.    | Open Subtitles |     بلا أى شك ، لذا أظن أن ذلك يعنى أننا فى العمل    | 
|    Bu demektir ki etrafta değilim.    | Open Subtitles |     هذا يعنى أننا لست فى مكان العمل    | 
|    Bu demektir ki sen ve ben, gerçekten kadeh kaldırmalıyız, ne dersin ?    | Open Subtitles |     ما يعنى أننا يجب أن نحتسى نخب، صحيح؟    |