| İskelete dönüşmüş cesedi akbabalar yediyse beş gün kadar kısa bir süredir orada olabilir. | TED | والجثة كان يمكن أن تكون هناك لمدة لا تقل عن خمسة أيام إذا أقتتات عليها النسور. |
| O zaman her türlü medikal müdahale olabilir. | TED | يمكن أن تكون هناك أنواع من التدخلات الطبية. |
| İnsanların şu anda bilmediğimiz feromonlarla yaptığı her türlü şey olabilir. | TED | يمكن أن تكون هناك أمور مختلفة يقوم به البشر باسنخدام الفيرمونات لا نعرفها ببساطة في الوقت الراهن. |
| Eğer kendini savunursan, eğer ilk adımı atarsan çok kötü sonuçları olabilir. | TED | إذا كنت تدافع عن نفسك. إذا كنت السبب وراء شيء ما، يمكن أن تكون هناك عواقب وخيمة. |
| Hepimizin bileceği gibi, orada çok büyük başka küpler olabilir. | Open Subtitles | لمعلوماتك، يمكن أن تكون هناك مكعبات .. بحجم الغوريلا أو أكبـ |
| Bir genç kız için okumaktan daha masumca ve zararsız ne meşgale olabilir? | Open Subtitles | هل يمكن أن تكون هناك هواية أكثر براءة لتمضية الوقت لفتاة صغيرة من القراءة ؟ |
| O leke aylardır orada durmuş olabilir. | Open Subtitles | تلك عالقة ، يمكن أن تكون هناك منذ شهور ولكنّه لم يكن كذلك |
| Sadece iki ya da üç yere koymuş olabilir. | Open Subtitles | هنالك فقط مكانين أو ثلاثة يمكن أن تكون هناك |
| Çete çatışması olabilir! | Open Subtitles | يمكن أن تكون هناك عصابة تتبادل إطلاق النار |
| Kafanın içinde düşünceler olabilir ama bunlar adil değil. | Open Subtitles | . لا ، يمكن أن تكون هناك فكرة برأسك ، لكن ليس هذه الأفكار |
| Sen girebilirsin. Resepsiyondaki adam akıntı olabilir dedi. Hadi. | Open Subtitles | لا، اذهب بمفردك، موظف الاستقبال قال بأنه يمكن أن تكون هناك بعض التيارات |
| Milyonlarca kişinin olabilir. | Open Subtitles | انها مجرد يد، يمكن أن تكون هناك العديد من الأيادي المختلفة |
| Nasıl olabilir ki? | Open Subtitles | حسناً, وكيف يمكن أن تكون هناك طريقة أخرى؟ |
| Vaftizci'yi salmak için bağnazları toplarsa, Celile de bir isyan olabilir. | Open Subtitles | اذا كان يمكن حشد المتعصبين لتحرير المعمدان، يمكن أن تكون هناك انتفاضة في الجليل. |
| Flütten tiksiniyorum, istersen arp olabilir ama flüt olmaz. | Open Subtitles | أكره الفلوت. يمكن أن تكون هناك قيثارة اذا احببت لكن بدون فلوت |
| Flütten tiksiniyorum, istersen arp olabilir ama flüt olmaz. | Open Subtitles | أكره الفلوت. يمكن أن تكون هناك قيثارة اذا احببت لكن بدون فلوت |
| İnan bana, beklenmedik sonuçları olabilir. | Open Subtitles | عليك تصديقي يمكن أن تكون هناك نتائج غير مقبولة. |
| Sevimli olur. - Xander, şu anda orada olabilir. | Open Subtitles | سيكون ذلك ظريفاً يمكن أن تكون هناك الآن |
| O şu an orada tüm kanıtları temizliyor olabilir. | Open Subtitles | يمكن أن تكون هناك الآن تزيل كل الأدلة |
| - lndian Broom da orada olabilir. | Open Subtitles | إنديان بروم يمكن أن تكون هناك أيضا |