| Herkes sakin olsun. Yoksa siz de bu pislikler gibi ölürsünüz! | Open Subtitles | حسنا كل شخص يهدأ أو ستتعرضون للموت مثل هؤلاء الملاعين |
| Herkes sakin olsun kapıları kilitledim ve kimse ile göz teması kurmayın. | Open Subtitles | الكل يهدأ ويغلق الأبواب ولا يقوم بتواصل عيني مع أحد |
| Ve o Senato'yu geneleve çevirene kadar rahat etmeyecektir! | Open Subtitles | و لن يهدأ قبل أن يقلب المجلس إلى بيت دعارة |
| Bütün bu parçalar Basquiat’ın huzursuz ve üretken zihninin fiziksel kanıtlarını sunan bir ağ oluşturur. | TED | وجميع هذه اللوحات تُكون شبكة تقدم دليلًا ماديًا على عقل باسكيات الخصب الذي لا يهدأ. |
| Gidip kontrol etsem iyi olur. Alvey sakinleştiğinde seni arar. | Open Subtitles | ينبغي ان اذهب لأتفقدهم , الفي سيتصل بك عندما يهدأ |
| Henüz değil. Başında bekle. Sakinleşince yararlı bir şey diyecek mi bakalım. | Open Subtitles | ليس بعد، إبقى معه وأنظر إن أتى بأمر مفيد حالما يهدأ |
| Eğer saldırırlarsa arkanı kollayacak birkaç adam verebilirim sana ama bir sonraki hareketimizi yapmadan önce etrafın sakinleşmesini beklemeliyiz. | Open Subtitles | سأمنحك بعض الرجال من أجل حمايتك في حالة قرروا الانتقام منك علينا أن ندع هذا الأمر يهدأ قبل أن نقوم بخطوتنا التالية |
| Eğer öğretiye uyarsanız, denizler sessiz kalacak ve fırtınalar gelmeyecek. | Open Subtitles | إذا فعلت ذلك فسوف يهدأ البحر ولن تأتي العواصف |
| Ortalık sakinleşene kadar burada saklanabiliriz. | Open Subtitles | أعتقد أن علينا أن نمكث هنا .حتى يهدأ الوضع قليلاً |
| -Hızlı kullanları pek sevmez..sakin olun | Open Subtitles | القيادة السريعة أمر حاد معه سوف يهدأ خلال دقائق |
| Herkes sakin olsun. | Open Subtitles | بينما اخذ هولاء الاليين للاستجواب على الجميع ان يهدأ |
| Bu yüzden Severide'a sorun çıkarmak yerine sakin olmasını söyledim. | Open Subtitles | " لهذا أخبرت " سافرايد أن يهدأ بدلاً من ضربه |
| - Amahl, şu adamlara sakin olmalarını söyle. | Open Subtitles | امال ، اخبر هذا الرجل ان يهدأ اهدأ ، اهدأ |
| Herkes biraz sakin olsa ya. Geleceğini söyledim. | Open Subtitles | أرجو أن يهدأ الجميع قلت لكم سيحضر |
| Onu sakinleştirmen gerek. Sakinleşirse daha rahat nefes alacak. | Open Subtitles | .عليك أن تجعله يهدأ دعهُ يتمهّل قليلاً في تنفسه |
| Buradaki adamlar ve kadınlar huzursuz, burada öylece durup beklemeyeceğiz. | Open Subtitles | الرجال والنساء هنا لا يهدأ. ونحن لن يرشح نفسه لهذا النوع من العلاج. |
| Burası tımarhane gibi. sakinleştiğinde geri gelirim. | Open Subtitles | هذا مستشفى أمراض عقلية سأعود عندما يهدأ الوضع |
| Öfkelenir, tehditler savurur. Sakinleşince de niye köpürdüğünü unutur. | Open Subtitles | يقوم بالتهديد, ويخفف التوتر وبعد ذلك يهدأ,وينسى سبب غضبه |
| Olaya el koymak için ortalığın sakinleşmesini beklememiz gerek. | Open Subtitles | سنضطر لترك الوضع يهدأ قبل أن نعود إلى هناك |
| Onu sessiz tutup, insanlara sinsice yaklaşmak ve soymak gibi mi? | Open Subtitles | مثلاً , يمكنك أن تجعله يهدأ مما يمكنك من التسلل وسرقة الناس |
| Umarım yakında diner, ...ama sanırım havuzda işler sakinleşene kadar birkaç gün geçecektir. | Open Subtitles | على أمل أن يهدأ من تلقاء نفسه أعتقد أن البركة ستحتاج إلى يومين قبل أن تهدأ |
| - Kendiniz görün. İçeride çok sinirli bir baba var. sakinleşmesi için ona biraz süre tanıyacağız. | Open Subtitles | أب منزعج جداً سنعطيه دقيقتان لكى يهدأ |
| Bekleyin! Herkes sakinleşsin, tamam mı? | Open Subtitles | على الجميع ان يهدأ |
| Baktık sakinleşiyor, ağzını tıkarız sahibine geri götürürüz. | Open Subtitles | عندما يهدأ , بأمكاننا أن نلفّه بهذه الكمامة التي صنعتها و بأمكاننا أخذه للرجل |
| Eğer seni alıkoyuyor gibi gözükürsek sakinleşecektir. Haydi. Kelepçele. | Open Subtitles | عندما يبدوا الأمر كالقبض عليك سوف يهدأ |
| sakinleşir sakinleşmez, gideceğim. Birkaç günlüğüne, tamam mı? | Open Subtitles | سأغادر بمجرد أن يهدأ مجرد يومان , حسنا؟ |
| sakinleşip toplantıya gitmeye ve bu konuyu sonra konuşmaya ne dersin? | Open Subtitles | ما رأيك أن نجعل الأمر يهدأ ونذهب لاجتماع البلدة ونتحدث عنه بعد ذلك؟ |
| Onu sakinleştir, yoksa belediyeyi ararım. | Open Subtitles | من الافضل ان يهدأ ، والا سوف اقوم باخذه لرعاية الكلاب |