| Bir ayda iyileşir ve iki ayda tüyleri çıkar. | Open Subtitles | يُشفى في غضون شهر وفي شهرين ينمو الفراء. |
| İkimizin de bildiği gibi yürek iyileşir. | Open Subtitles | كما نعرف أنا وأنتِ أن القلب يُشفى |
| Yaralarım beklediğim gibi çabuk iyileşmiyor ama daha iyi olacağım. | Open Subtitles | جرحي لا يُشفى بالسرعة التي كنت متوقعها لكنّي أتحسّن |
| Bir türlü iyileşmiyor. | Open Subtitles | إنه لا يُشفى قط. |
| İyi yönden bakacak olursak burnu iyileşiyor. | Open Subtitles | مِن الجانب المُشرق , فالأنف يُشفى جيدًا |
| Antibiyotik verip oranın iyileşmesini bekleyebiliriz... | Open Subtitles | أو يمكننا تزويده بالمضادات الحيويّة ونجعل الجسم يُشفى |
| Jan'ın yanına gidip iyileşmesi ve ayağa kalkıp yürümesi için dua etmeni istiyorum. | Open Subtitles | "أريدكِ أن تذهبي إلى "يان وتصلّي له أن يُشفى وينهض من فراشه ويمشي |
| Yardım ettiğin aslında iyileşebilir. | Open Subtitles | ذلك الرجل الذي اعتنيتِ بإصابته ربما يُشفى |
| Komik, kalbin kırıldığında, bir daha asla iyileşmeyeceğini sanırsın. | Open Subtitles | هذا ظريف، حينما يتحطم قلبك هكذا، فإنك تعتقد بأنه لن يُشفى. |
| Strigoi'nin yarası hemen iyileşir ama gümüş onları yakar. | Open Subtitles | جسدهم يُشفى بسرعة، لكن الفضّة تحرقهم |
| Yüzbaşınız kısa sürede iyileşir. | Open Subtitles | قائدكم ينبغي أن يُشفى بسرعة الآن. |
| Bazı yaralar diğerlerinden daha çabuk iyileşir. | Open Subtitles | -البعض يُشفى أسرع من البعض الآخر |
| Bir türlü iyileşmiyor. | Open Subtitles | إنه لا يُشفى قط. |
| Omzum! İyileşmiyor! | Open Subtitles | -كتفي، إنّه لا يُشفى . |
| - Yarası iyileşmiyor. | Open Subtitles | جرحها لا يُشفى |
| Görebildiğiniz gibi... (Alkış) Görebildiğiniz gibi, cihaz bir kez yerleşince, hasta yüzde yüz iyileşiyor. | TED | كما ترون - (تصفيق) كما ترون، وبمجرد أن يتمركز الجهاز في مكانه، فإن المريض يُشفى بنسبة 100 في المئة. |
| Yaran iyileşiyor gibi görünüyor. | Open Subtitles | جرحك يبدو انه يُشفى جيدا |
| vücuduma nasıl iyileşmesini nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أدري كيف أخبر جسدي بأن يُشفى. |
| Yaraların iyileşmesini umarsınız. | Open Subtitles | تتمنى أن يُشفى الجرح |
| Tamamen iyileşmesi bekleniyor. | Open Subtitles | لا تقلقي بشأن الشكل ولكنه يتوقع أن يُشفى سريعاً |
| Sadece saf bir kalbi olanlar iyileşebilir. | Open Subtitles | فقط نقيّ القلب هو الذي يمكن أن يُشفى |
| - Doktorlar hiç iyileşmeyeceğini söylüyor. | Open Subtitles | الأطباء أخبروني بأنه لن يُشفى |
| İyileşmeyecek bir yara. | Open Subtitles | هو جرح لا يُشفى أبداً |