| Sarah her şey yoluna girecek. Baba seni buradan çıkaracak, tamam mı? | Open Subtitles | لا تقلقي يا عزيزتي فوالدك سيخرجك من هنا |
| Uyduya bağlandığı zamanlar bip sesi çıkaracak ama alışırsınız. Evet. | Open Subtitles | سيصدر صفيرا هكذا بين فترة و أخرى عندما يتصل بالأقمار الصناعية لكنكِ ستتعودين عليه |
| Cenevre'ye varınca kapsülü çıkaracak ve sana panzehiri verecekler. | Open Subtitles | هو سيزيل الكبسولة ويتعامل مع هذا الترياق المضاد |
| Diğeri onu kefaletle hapisten çıkaracak. | Open Subtitles | أحدكما يتسلل إلى الداخل والآخر يخرجه بكفالة |
| O diyor ki onu uzaklaştırmazsa, o bizi suyun dışına çıkaracak, ve o bunun demek istiyor. | Open Subtitles | يقول إنه إذا لم يحصل على المال فسوف يفضح كل شيء وهو يعني ما يقول. |
| Hiçbir soru sormadan o sütyeni çıkaracak bir arkadaşla konuştum. | Open Subtitles | لقد تحدثت لصديق لنزع هذه الصدريه عنك بدون طرح اي اسئله |
| Bizi dışarı çıkaracak doğru kişi olup olmadığın hakkında. | Open Subtitles | بخصوص ما إذا كنت الرجل المناسب لإخراجنا من هُنا. |
| Endişelenmeyin! - Syd sizi çıkaracak. | Open Subtitles | ولكن لا تقلق، سيد هنا ليخرجكما |
| Madem Self'i bulacağız, Skylla'yı nasıl elden çıkaracak? | Open Subtitles | إن كنّا سنظهر (سِلف)، فكيف تظنّه عزم على تنزيل (سيلا)؟ |
| -Bizi burdan çıkaracak mısın? | Open Subtitles | -هَلّ بالإمكان ان تخرجنا بعيدا من هنا؟ -انا اعمل على ذلك |
| Bazı avukatlar beni çıkaracak. | Open Subtitles | أحد المحامين سيخرجني من هذه المعضلة |
| Eğer hızlı bir şekilde mahkûm etmezlerse kanıtlar doğruyu açığa çıkaracak, | Open Subtitles | الدليل سيخرجه من تحمٌل التهمة إذا لم تسرع الشرطة بسرعة الإتهام |
| Elbiselerini çıkaracak mısın? | Open Subtitles | هل ستخلع ملابسك؟ |
| Bizi binadan çıkaracak. Tek yapman gereken dediklerimi yapmak. Chloe, ben Jack. | Open Subtitles | ستقوم بإخراجنا من هذا المبنى كل ما عليك فعله هو اللحاق بي |
| Bizi büyüme düşüşünden çıkaracak ve son on yıldır küreselleşmenin şekillenme biçimini radikal olarak değiştirecek. | TED | وسوف يخرجنا من الركود بالنمو وسيحدث تغييرًا جذريًا بشكل العولمة التي تشكلت من قبل في العقد الماضي |
| Brian, Carl ile konuştum seni buradan çıkaracak. | Open Subtitles | بريان تكلمت مع كارل سيخرجك من هنا |
| O seni ülkeden çıkaracak. | Open Subtitles | هو من سيخرجك من هذا البلد |
| Duvara çarpınca güzel ses çıkaracak! | Open Subtitles | سيصدر صوت عظيم عندما يصطدم بالجدار |
| Bu gece bir yargıcımız bizim için yetki belgesi çıkaracak. | Open Subtitles | لدينا قاضي سيصدر تصريح إعتقال الليلة. |
| Havhav doktoru bacağındaki o kurşunu çıkaracak. | Open Subtitles | طبيب الكلاب سيزيل الرصاصة من رجلك |
| Onu papa cübbelerinden çıkaracak her şey ile ayartılabilir. | Open Subtitles | يمكن اغرائه للقيام بأي شي يمكن ان يخرجه من عبائاته البابوية. |
| Kimliğimizi açığa çıkaracak hiçbir şey yapamayız. | Open Subtitles | لا نستطيع أن نفعل أيّ شيء من شأنه أن يفضح غطائنا |
| Kıyafetlerimi değiştirmeliyim saçımı boyatmalıyım ve şunları vücudumdan çıkaracak aletlere ihtiyacım var. | Open Subtitles | أحتاج أن أقوم بتغيير ملابسي احتاج إلى صباغ لتلوين الشعر واحتاج لكل مالديك من ادوات لنزع هذا عن جسدي |
| Sen bizi bu gemiden çıkaracak kadar yetenekli değilsin. | Open Subtitles | أنت لست كفوءاً لإخراجنا من هذه السفينة |
| Ama endişelenmeyin. Syd sizi çıkaracak. | Open Subtitles | ولكن لا تقلق، سيد هنا ليخرجكما |
| Madem Self'i bulacağız, Skylla'yı nasıl elden çıkaracak? | Open Subtitles | إن كنّا سنظهر (سِلف)، فكيف تظنّه عزم على تنزيل (سيلا)؟ |
| Bizi burdan çıkaracak bir yol bul. | Open Subtitles | أعثر على طريقة لكي تخرجنا من هنا |
| Beni buradan çıkaracak mı? | Open Subtitles | هل سيخرجني من هنا ؟ |
| Onu buradan çıkaracak mısın, yoksa benim mi yapmam gerekiyor? | Open Subtitles | هل ستخرجه من هنا ؟ أو أنا من سيخرجه |
| Montunu falan çıkaracak mısın? | Open Subtitles | هل ستخلع معطفك أم... |
| Amiral bizi buradan çıkaracak tamam mı? | Open Subtitles | سيقوم الأدميرال بإخراجنا من هنا , حسناً ؟ |
| Makinist bizi buradan çıkaracak. | Open Subtitles | السائق سوف يخرجنا من هنا |