| Hediyeler, tuhaf tuhaf ayaklarıma dokunmalar. Bana çakmaya çalışıyorsun gibime geldi. | Open Subtitles | بسبب كل هذه الهدايا ولمسك الغريب لرجلي يبدو أنك تحاول مضاجعتي |
| - Bana çakmaya çalıştığın için dostum. | Open Subtitles | ! -لأنك تحاول مضاجعتي يا رجل |
| Ateşli bir mankene çakmaya gidiyorum! Görüşürüz. | Open Subtitles | أنا ذاهب لأضاجع عارضةً مثيرة أراكم لاحقًا |
| Tabii, buraya Mary diye bir hatuna çakmaya geldim. | Open Subtitles | نعم, أنا هنا لأضاجع فتاة اسمها (ماري). |
| Donna teyzeye çakmaya başlarsa çöp kovası kuzenle de uğraşmak zorunda kalırız. | Open Subtitles | إذا بدأ بمضاجعة العمة دونا نحن سَيكونُ عِنْدَنا بنت عمي الزباله لا! |
| Biri şikayet edene kadar kızlara çakmaya devam mı edeceksin? | Open Subtitles | ستستمر بمضاجعة طالبات الجامعة حتى، كما تعرف، أن يبلغ عنا أحد؟ |
| Dediğim, yeniden çakmaya başlayana dek ajan falan değilsin. | Open Subtitles | أنا أقول إلى حين أن تومض مرة أخرى فأنت لم تعد جاسوس بعد الآن |
| Sen gidip arkadaşına çakmaya devam etsene? | Open Subtitles | لم لا تعد وتستمر بمضاجعة صاحبك؟ |
| Bir fikrim var. Chuck, çakmaya hazır ol. | Open Subtitles | لدى فكره "تشك" إستعد أن تومض |