| Eğer bütün çalışmalarını taratmış ve kendi portresini aramış olsaydık, bize bakan yüzünü bulurduk diye düşünüyorum. | TED | أعتقد أننا لو تأملنا كل أعماله ولحثنا عن الصور الشخصية، سنجد وجهه ينظر إلينا |
| Ama potansiyel bir rakibe öylesine hayatını adadığı çalışmalarını verebilir miydi? | Open Subtitles | ولكن هل بهذه السهولة سوف يتخلى عن أعماله كلها لأحد المنافسين له ؟ |
| Ajansına benimle çalışmalarını söylemelisin. | Open Subtitles | يَجِبُ أَنْ تَطْلبَ مِنْ وكيلة أعمالك أن تساعدني |
| Bu insanları çalışan olarak işe alabilirsiniz, çalışmalarını sonuç almak üzere koordine edebilirsiniz. | TED | يمكنك توظيف هؤلاء الناس كموظفين، يمكنك تنسيق عملهم يمكنك الحصول على بعض المخرجات. |
| Baylar, bu Gamma Beş çalışmalarını gitmeden öğrenmem lazım! Herkesin talimatları var. | Open Subtitles | سادتى, انا يجب ان اعرف عن اعمال جاما خمسة قبل ان ارحل كل شخص لديه اوامره |
| Partnerlerinden ya da eşlerinden ev dışında çalışmalarını ve kendileri kadar kariyerlerine bağlı olmalarını bekliyorlar. | TED | يتوقعون من شركائهم وزوجاتهم أن يعملوا خارج المنزل وسيكونون ملتزمين بالوظائف بقدر التزام شركائهم. |
| Carson kariyerine çalışkan bir yüksek lisans öğrencisi olarak başladı ve biyoloji alanındaki çalışmalarını John Hopkins Üniversitesi'nde yarı zamanlı işlerle dengeledi. | TED | بدأت كارسون مهنتها كطالبة دراسات عليا مثابرة، بمُوازنة دراستها في علم الأحياء في جامعة جون هوبكنز مع العمل بدوام جزئي. |
| Sadece çalışmalarını, koltuğa oturmadan yapmanı söyledim. | Open Subtitles | لقد اخبرتك انك يمكنك دراسته دون الجلوس عليه |
| Yeni ve önemli artistlerin çalışmalarını açık arttırmayla alarak değerli bağışlar yapmak için para toplayan ve kâr amacı gütmeyen ünlü bir kurul. | Open Subtitles | انهامُنظمةغيرربحية،تُجنيالمال .. لمُختلفالجمعياتالخيريةعنطريق المزادالعلني.. لأعمال الفناين الجُدد والمهمين |
| Onun bazı çalışmalarını getirmiştim. Başvuru için dikkate alırsınız diye. | Open Subtitles | جأتك بنماذج من أعماله لتقيمها من أجل التعيين |
| Bugün bana bazı çalışmalarını gösterme nezaketini gösterdi. | Open Subtitles | لقد كان لطيف بما فيه الكفاية ليريني بعض أعماله اليوم |
| İnanın bana. Pendin'in çalışmalarını uzun yıllardır takip ediyorum. | Open Subtitles | صدقيني، لقد درستُ أعماله لعديد من السنوات |
| çalışmalarını kendisine sakladı | Open Subtitles | لكنّنا لم نكن محظوظون كفاية لرؤية أعماله لأنه إحتفظ بها لنفسـه |
| Tek yapman gereken çizim çalışmalarını benim için bir CD'ye atman. | Open Subtitles | كل ما تحتاجين لفعله أن تحضرى لى كل أعمالك الفنية على إسطوانة |
| - Keşke ben de aynını söyleyebilsem. - çalışmalarını izleyemedim. | Open Subtitles | للأسف، لا أستطيع قول نفس الشيء لم أرَ أعمالك |
| çalışmalarını gördüm. İnanılmaz. Bu büyük bir adım. | Open Subtitles | لقد رأيت أعمالك , أنت رائع إنها نقلة كبيرة |
| Onların çalışmalarını bitirmesi hoşuna gidiyor değil mi? | Open Subtitles | وأنت راضي بذالك صحيح ؟ جعلهم ينهون عملهم |
| Temizlemeden önce bilim adamları çalışmalarını tamamlayana kadar beklerim. | Open Subtitles | يجب علي الإنتظار حتى ينهتي العلماء من عملهم حتى أتمكن من التنظيف |
| Diğerlerinin çalışmalarını çalıyor ve kendininmiş gibi dağıtıyor. | Open Subtitles | انهُ يسرق اعمال اناس اخرين ويفلت بها على انها له |
| Dördüncü kompartımanda su baskını simülasyonu yapın. Karanlıkta çalışmalarını sağla. | Open Subtitles | حاكي الفيضان, المقصورة أربعة اجعلهم يعملوا في الظّلام |
| O derslerde Sosyalist İdeolojinin büyük çalışmalarını öğrendim. | Open Subtitles | مانينا، هناك دراسات في أعمال أعظم منظري الإشتراكية |
| Bu durumun, diğer doktorların proje çalışmalarını ne kadar olumsuz yönde etkilediğini görmüyor musun? | Open Subtitles | الا ترين مدى ضرر ذلك على اي دكتور يحاول أخراج دراسته للنور ؟ |
| Tüm kanalizasyon çalışmalarını görebiliyorsun. | Open Subtitles | يمكنك أن ترى على طول الطريق لأعمال الصرف الصحي. |
| FBl'ın çalışmalarını bu işte kullanıyor. | Open Subtitles | ويحول جهود المباحث الفيدراليه الى الدكتور ليكتر ليعمل مع السيد فيرجير |
| Başladığımız şeyi durdurmaya çalışmalarını bekliyorum. | Open Subtitles | أتوقع تمامًا أنّهم سيُحاولون إيقاف ما قد بدأناه. |