| Belki olaylar durulana kadar Çatı katında saklanabilirim. | Open Subtitles | مهلا، ربما يمكنني ان اختبيء في العلية حتى ينتهي كل هذا الأمر. |
| Neden onları Çatı katında bir kutunun içine kapatmıyorsun? 21'e geldiklerinde çıkartırsın. | Open Subtitles | لم لا تغلقين عليهم في صندوق في العلية, وتخرجينهم حين يصبحوا في الـ21؟ |
| - Çatı katında bir ceset var. - Biliyorum. | Open Subtitles | هنالك جثة ميتة في العلية ماهذا |
| - Israel'in Menajeri) Mecklen'in telefon konuşmalarını dinledik ve Israel'in, Lake Tahoe'daki Nomad Otel ve Gazinosu'nun Çatı katında kaldığını öğrendik. | Open Subtitles | و الان نراقب مكالمات ماكلين و قد عرفنا ان اسرائيل حاليا في الدور العلوي في فندق نوماد في بحيره تاهو , نيفادا |
| Bay Reese, o gece Paul Romano'nun Çatı katında başka birisi daha varmış. | Open Subtitles | سيّد (ريس)، لقد كان هنالك شخص آخر في سقيفة (بول رومانو) تلك اللّيلة، |
| "Çatı katında yarasa." "Araba anahtarı kaybolmuş." | Open Subtitles | " مضارب في السقيفة " " مفاتيح سيارة مفقودة " |
| Sydney Çatı katında kalırken birkaç içki içmişliğiniz olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | الآن علمت أنكِ وسيدني إعتدتم على شرب كأسا أو اثنين في الشقة |
| Sadece iki tane: Yosel ve Haim. Çatı katında kilitliler. | Open Subtitles | فقط اثنين , يوسم و خايم انه مغلق عليهم في العليّة |
| Ben de kendimi hep Çatı katında çocuk büyütürken hayal etmişimdir. | Open Subtitles | دائماً تخيلت نفسي في طابق علوي أربي الأطفال |
| Evet, Çatı katında. | Open Subtitles | أتقيمان هنا يارفاق ؟ أجل ، في العلية |
| Çatı katında içecek bir şeyler olması gerek. | Open Subtitles | ـ كلا هناك بعض الزجاجات في العلية. |
| Açık yakalamak istediğimden değil de, manyak bir katil 15 yılını Çatı katında geçirecek. | Open Subtitles | لا أحاول pick holes, لكن لمدة 15 عاماً قضاها قاتل مختل يختبئ في العلية |
| Çatı katında içecek bir şeyler olması gerek. | Open Subtitles | ـ كلا هناك بعض الزجاجات في العلية. |
| Çatı katında ışıklar sönüyor. Yukarıda hiçbir şey olmuyor. | Open Subtitles | لا أضواء في العلية لا شيء على السلم |
| Bunu Çatı katında buldum. Daniel'ın eski eşyaları. | Open Subtitles | لقد وجدتهم في العلية انها أغراض دانيل |
| O yüzden bu anlaşma olduktan sonra yarım saniye o Çatı katında olmak istiyorum. | Open Subtitles | ساذهب الي الدور العلوي بعد نصف ثانيه من اتمام الصفقه |
| Onu kanalım oraya yeni yapılan binanın Çatı katında bulabilirsin ve siz ikiniz arayı kapatırken ona ailemizin muhteşem yok oluşuyla ilgili bana gösterdiği geleceğe ait görüntüleri de sormayı unutma. | Open Subtitles | ستجده في سقيفة البناء الفاره الجديد المطلّ على القناة. وبينما تبادله أطراف الحديث، فلا تنسَ سؤاله عن رؤية النبوءة التي أرانيها عن الزوال الوخيم لأسرتنا. |
| Micheal Çatı katında yaşayan kaçak babasını kontrole gitti. | Open Subtitles | ذهب (مايكل) للأطمئنان على أبيه الهارب -الذي كان يعيش في السقيفة |
| Madalya kazanırsan Çatı katında oturmana bile izin veririz! | Open Subtitles | إن فزت بميدالية، فسنسمح لك بالعيش في الشقة العلوية |
| - Çatı katında tıbbi personele ihtiyacımız var. - Geliyorum Casey. | Open Subtitles | إننا بحاجة لطبيبة في العليّة - (أنا في طريقي (كيسي - |
| Sonra saatin kaç olduğunu fark eder ve çığlık atar yataktan fırlar ama Çatı katında uyuduğunu unutur ve merdivenlerden aşağı yuvarlanır. | Open Subtitles | ثم يدرك كم الوقت ويصرخ ويقفز من على السرير بإستثناء انه ينسى انه ينام في سرير علوي ويقع من على الدرج |
| - Çatı katında. | Open Subtitles | في السقيفه. |
| Şimdi Çatı katında yaşıyor. | Open Subtitles | انها تعيش في شقة فوق السطح أنا لا أنتقدها |
| - Çatı katında uyuyor. | Open Subtitles | مدسوسون في أفرشتكم هذه الليلة إنه ينام بالعلية |
| O beni bulduğunuz Çatı katında. | Open Subtitles | انه في مخزن الغلال حيث وجدتني |
| Oturma odasında bir damla kan ve... Çatı katında çok daha fazla kan bulduk. | Open Subtitles | وأكثر بكثير آخر واحد كبير في الغرفة العلويةِ هَلْ تلك متّسقة مع نتائجِكِ؟ |
| -Soytarın da Çatı katında uyuyabilir. | Open Subtitles | -و مهرجك يمكنه النوم فى الغرفه العلويه |