"çocuklarıyla" - Traduction Turc en Arabe

    • أطفاله
        
    • أطفالها
        
    • أولاده
        
    • أولادها
        
    • مع أطفالهم
        
    • أولادهم
        
    • بأطفال
        
    • ابنهم
        
    • أبنائهم
        
    • اولاده
        
    • صغاره
        
    • بأبناؤهم
        
    • إلى أطفالهم
        
    • اطفاله
        
    • واطفالها
        
    Yüzbaşının karısı ve çocuklarıyla olan fotoğrafından çok etkilendim. Open Subtitles صدمت جداً من تلك الصورة للملازم الشاب مع زوجته و أطفاله.
    Açlıktan ölmek üzere olan bu kıza çocuklarıyla birlikte sahip çıktın. Open Subtitles لقد أويت هذه الفتاة و ساعدتها مع أطفالها الذين كانوا يتضورون جوعاً حتى الموت.
    Tamam, yanılıyor olabilirim, ama... çocuklarıyla daha fazla vakit geçirmeli. Open Subtitles حسناً, ربما أكون مخطئاً لكن يجب عليه أن يمضى وقت أكثر مع أولاده
    Cukor, Ellen'ın uzun bir aradan sonra kendisini tanımayan çocuklarıyla konuştuğu sahneyi çekti. Open Subtitles قام كيكور بتصوير هذا المشهد بعد غياب طويل اليين آردين تتحدث مع أولادها الذين لا يتعرفون عليها كأمهم
    Kız kardeşlerimiz sokakta küçük çocuklarıyla yürüdükleri zaman taciz ediliyorlar. Open Subtitles أخواتنا انتهكت حقوقهم بينما هم يسيرون مع أطفالهم فى الشوارع
    Aileler onu çocuklarıyla yalnız bırakıyor çünkü onlarla aynı yaşta. Open Subtitles الأولياء قد يسمحوا له بأن يبقى وحيدا مع أولادهم
    Başkalarının çocuklarıyla ilgilenirken kendi kızımı ihmal ettim. Open Subtitles مشغول جداً بالاهتمام بأطفال أشخاص اخرين، أهملت ابنتي.
    Masasında onunla ve çocuklarıyla birlikte yemek yedim. Open Subtitles لقد جلست معه ومع أطفاله على مائدة العشاء
    Olumlu efendim. Şu an çocuklarıyla oynuyor. Open Subtitles أيجابي سيدي أعني أنه.يلعب مع أطفاله الان
    Üstü başı yırtık pırtık, sorunlu çocuklarıyla oradan oraya sürükleniyor olacak. Open Subtitles ستكون بملابس رثه وممزقة وتجر خلفها اثنان من أطفالها
    O kadının kendi çocuklarıyla yüzleştiğini gördüğümde... Open Subtitles عندما أرى ما تواجه تلك المرأة مع أطفالها
    Karısına elini bile süremiyor, ve çocuklarıyla konuşamıyor. Open Subtitles لم يكن باستطاعته لمس زوجته أو مخاطبة أولاده
    Robert Graysmith halen San Francisco'da çocuklarıyla mutlu bir hayat sürüyor. Open Subtitles روبر قراي سميث يعيش في سان فرانسيسكو حياة وعلاقة صحية مع أولاده يدعي بأنه لم يحصل على اتصال واحد بأن آلان قد توفي
    çocuklarıyla başa çıkmak için seçenekler arasında ilaçla tedavi, artık söz konusu değildi. Open Subtitles عندما يأتي الأمر للتعامل مع أولادها لا يمكنها حتى التفكير بالأدوية
    Onunla ve çocuklarıyla yaptığım görüşmelere göre istifçilik yapısı, eşyalara kıyamamaktan daha da öte bir şey. Open Subtitles . إستنادا لمقابلاتي معها ومع أولادها طبيعة مرضها يتعدى عجزها عن . التخلص من الاشياء
    Orada çocuklarıyla birlikte durup evlerinin yanışını gözlerinde yaşlarla izlerlerken. Open Subtitles يقفون هنالك مع أطفالهم جميعهم يبكون وهم يشاهدون بيتهم يُحرق
    Ama gerçek şu ki, ebeveynlerin çocuklarıyla konuşmayacağı bazı konular vardır. Open Subtitles ,لكن في الحقيقة ,هناك بعض الأمور لا يمكن للوالدين التحدث عنها مع أولادهم
    Bu inanılmaz çünkü diğer insanların çocuklarıyla ilgilenmede çok iyisin. Open Subtitles هذا رائع لأنك جيد جداً في الاهتمام بأطفال الآخرين
    Biri çocuklarıyla konuştuğu için çok minnettarlar özellikle de annesi, bebek gibi davranıyor çocuğa. Open Subtitles إنهم ممتنّون جدا بأن هناك أحد يتحدث مع ابنهم خصوصا أمه إنها ترعاه
    Fakat koltuklarına uzanmış ebeveynler çocuklarıyla iletişim kurmanın en iyi yolunun mesajlaşma olduğunu biliyor. TED لكنّ الآباء في هذه الغرفة يعرفون حقاً أنّ الرسائل النصية هي أفضل الوسائل للتواصل مع أبنائهم.
    Karısı ve çocuklarıyla birlikte. Open Subtitles لديه زوجته و اولاده داخل المنزل
    Son fosiller, bu tip dinozorların çocuklarıyla ilgilenip onları koruduklarını göstermiştir. Open Subtitles بيـَّنت لنا الأحافير الحديثة أنَّ هذا النوع من الديناصورات يعتني و يحمي صغاره
    Bu nedenle tanrıların çocuklarıyla irtibata geçmesini yasakladı. Open Subtitles لهذا قام بسن قانون بعدم إتـّصال الآلهة بأبناؤهم
    Kan testi, beyin taraması yaparız, çocuklarıyla konuşuruz. TED نفحص دمائهم، و نمسح أدمغتهم، نتحدث إلى أطفالهم.
    çocuklarıyla seyahat eden kayıp erkekleri ulusal çapta aramanı istiyorum. Open Subtitles ابحثى على مستوى الدولة فى تقارير الاشخاص المفقودين عن رجل يسافر مع اطفاله
    Bir yaz tatilini Denise Hala ve çocuklarıyla geçirmiştim. Open Subtitles لقد جلست مده الصيف مع عمتى دنيس واطفالها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus