| Yüzbaşının karısı ve çocuklarıyla olan fotoğrafından çok etkilendim. | Open Subtitles | صدمت جداً من تلك الصورة للملازم الشاب مع زوجته و أطفاله. |
| Açlıktan ölmek üzere olan bu kıza çocuklarıyla birlikte sahip çıktın. | Open Subtitles | لقد أويت هذه الفتاة و ساعدتها مع أطفالها الذين كانوا يتضورون جوعاً حتى الموت. |
| Tamam, yanılıyor olabilirim, ama... çocuklarıyla daha fazla vakit geçirmeli. | Open Subtitles | حسناً, ربما أكون مخطئاً لكن يجب عليه أن يمضى وقت أكثر مع أولاده |
| Cukor, Ellen'ın uzun bir aradan sonra kendisini tanımayan çocuklarıyla konuştuğu sahneyi çekti. | Open Subtitles | قام كيكور بتصوير هذا المشهد بعد غياب طويل اليين آردين تتحدث مع أولادها الذين لا يتعرفون عليها كأمهم |
| Kız kardeşlerimiz sokakta küçük çocuklarıyla yürüdükleri zaman taciz ediliyorlar. | Open Subtitles | أخواتنا انتهكت حقوقهم بينما هم يسيرون مع أطفالهم فى الشوارع |
| Aileler onu çocuklarıyla yalnız bırakıyor çünkü onlarla aynı yaşta. | Open Subtitles | الأولياء قد يسمحوا له بأن يبقى وحيدا مع أولادهم |
| Başkalarının çocuklarıyla ilgilenirken kendi kızımı ihmal ettim. | Open Subtitles | مشغول جداً بالاهتمام بأطفال أشخاص اخرين، أهملت ابنتي. |
| Masasında onunla ve çocuklarıyla birlikte yemek yedim. | Open Subtitles | لقد جلست معه ومع أطفاله على مائدة العشاء |
| Olumlu efendim. Şu an çocuklarıyla oynuyor. | Open Subtitles | أيجابي سيدي أعني أنه.يلعب مع أطفاله الان |
| Üstü başı yırtık pırtık, sorunlu çocuklarıyla oradan oraya sürükleniyor olacak. | Open Subtitles | ستكون بملابس رثه وممزقة وتجر خلفها اثنان من أطفالها |
| O kadının kendi çocuklarıyla yüzleştiğini gördüğümde... | Open Subtitles | عندما أرى ما تواجه تلك المرأة مع أطفالها |
| Karısına elini bile süremiyor, ve çocuklarıyla konuşamıyor. | Open Subtitles | لم يكن باستطاعته لمس زوجته أو مخاطبة أولاده |
| Robert Graysmith halen San Francisco'da çocuklarıyla mutlu bir hayat sürüyor. | Open Subtitles | روبر قراي سميث يعيش في سان فرانسيسكو حياة وعلاقة صحية مع أولاده يدعي بأنه لم يحصل على اتصال واحد بأن آلان قد توفي |
| çocuklarıyla başa çıkmak için seçenekler arasında ilaçla tedavi, artık söz konusu değildi. | Open Subtitles | عندما يأتي الأمر للتعامل مع أولادها لا يمكنها حتى التفكير بالأدوية |
| Onunla ve çocuklarıyla yaptığım görüşmelere göre istifçilik yapısı, eşyalara kıyamamaktan daha da öte bir şey. | Open Subtitles | . إستنادا لمقابلاتي معها ومع أولادها طبيعة مرضها يتعدى عجزها عن . التخلص من الاشياء |
| Orada çocuklarıyla birlikte durup evlerinin yanışını gözlerinde yaşlarla izlerlerken. | Open Subtitles | يقفون هنالك مع أطفالهم جميعهم يبكون وهم يشاهدون بيتهم يُحرق |
| Ama gerçek şu ki, ebeveynlerin çocuklarıyla konuşmayacağı bazı konular vardır. | Open Subtitles | ,لكن في الحقيقة ,هناك بعض الأمور لا يمكن للوالدين التحدث عنها مع أولادهم |
| Bu inanılmaz çünkü diğer insanların çocuklarıyla ilgilenmede çok iyisin. | Open Subtitles | هذا رائع لأنك جيد جداً في الاهتمام بأطفال الآخرين |
| Biri çocuklarıyla konuştuğu için çok minnettarlar özellikle de annesi, bebek gibi davranıyor çocuğa. | Open Subtitles | إنهم ممتنّون جدا بأن هناك أحد يتحدث مع ابنهم خصوصا أمه إنها ترعاه |
| Fakat koltuklarına uzanmış ebeveynler çocuklarıyla iletişim kurmanın en iyi yolunun mesajlaşma olduğunu biliyor. | TED | لكنّ الآباء في هذه الغرفة يعرفون حقاً أنّ الرسائل النصية هي أفضل الوسائل للتواصل مع أبنائهم. |
| Karısı ve çocuklarıyla birlikte. | Open Subtitles | لديه زوجته و اولاده داخل المنزل |
| Son fosiller, bu tip dinozorların çocuklarıyla ilgilenip onları koruduklarını göstermiştir. | Open Subtitles | بيـَّنت لنا الأحافير الحديثة أنَّ هذا النوع من الديناصورات يعتني و يحمي صغاره |
| Bu nedenle tanrıların çocuklarıyla irtibata geçmesini yasakladı. | Open Subtitles | لهذا قام بسن قانون بعدم إتـّصال الآلهة بأبناؤهم |
| Kan testi, beyin taraması yaparız, çocuklarıyla konuşuruz. | TED | نفحص دمائهم، و نمسح أدمغتهم، نتحدث إلى أطفالهم. |
| çocuklarıyla seyahat eden kayıp erkekleri ulusal çapta aramanı istiyorum. | Open Subtitles | ابحثى على مستوى الدولة فى تقارير الاشخاص المفقودين عن رجل يسافر مع اطفاله |
| Bir yaz tatilini Denise Hala ve çocuklarıyla geçirmiştim. | Open Subtitles | لقد جلست مده الصيف مع عمتى دنيس واطفالها |